Tahsin ÖTGÜÇ

ELEM VE ZORLUKLARA KARŞI SABIR

Tahsin ÖTGÜÇ

İnsanoğlunun yaşamının her safhasında sıkıntı, refah, darlık, bolluk, sevinç ve üzüntü, zorluk ve kolaylık gibi durumlar her zaman karşısına çıkabilir. Zira hayatta her şey zıttı ile kaimdir. İnsan yaşamını sürdürürken olumlu ya da olumsuz her duruma karşı hazırlıklı olması lazım gelir. Değilse kendisi için bazen hayal kırıklığı olabilir. Konumuzla ilgili Yüce Allah, Kur’an-ı Kerimde şöyle buyurmuştur. “Elbette sizi biraz korku ve açlık, mallardan, canlardan ve ürünlerden eksiltme ile sınarız. (Habibim) sabredenleri müjdele” Bakara, 55.

Beklemediğimiz bir anda sel baskınları, yangın, yakınlarımızın vefat etmesi, deprem, açlık, susuzluk gibi haller beklemediğimiz zamanda karşımıza çıkabilir. Bazen acılarımız tahammül gücümüzü zorlayabilir. İşte bu durumlarda sabır nimeti devreye girer. İnsan bu nimeti kullanarak yaşamını devam ettirme imkânı bulur. Zira sabır, her türlü zorluk ve meşakkate karşı göğüs germedir. Neticeye ulaşmak için sebatla mücadeleye devam etmektir. Sabır, batılın karşısında boyun eğmek değil, bilakis hakkı kaim kılmak için çalışmağa devam etmektir. Yeni stratejiler geliştirerek ulaşmak istediği noktaya ulaşmak için alternatif yollar bulmaktır. Kişi kendisine en uygun yolu seçerek planladığı eylemini hayatla buluşturmak suretiyle gayesine ulaşabilir. Bunu sağlamak için sabır ve sebat içinde olmak gerekir.

         Yaratanımız bu hususta şöyle buyuruyor.”Ey iman edenler! Sabredin düşmanlarınıza karşı sebat gösterin. Nöbetleşin. Allah’ın azabından korunun ki, kurtuluşa eresiniz.”  Ali İmran,200. Sabır: sıkıntılara göğüs germe, Allah’a tevekkül ederek ondan gelen sıkıntılara katlanma anlamında kullanılan ahlaki bir terimdir. Yüce Allah bize sabır ve sebatı emretmektedir. Her işin başlangıcında sabır gereklidir. Sabır olmadan arzu edilen noktaya erişilemez. Sabır kişiyi başarıya götürür. Onu zorluktan kolaylığa, zilletten izzete iletir. Sabrın sonu selamettir. Kişi sabır nimeti sayesinde meşakkati yenerek başarıya erişir. Böylece hayata güvenle bakar. Yeis ve karamsarlıktan kurtulmuş olur. Zorluğu yenerek hak ettiği yere ulaşmak, kişiyi hayata bağlanmasına vesile olur.                     

Bakınız Allah, Kur’an’ında ne buyuruyor?”Ey iman edenler! Başınıza gelecek her şeye sabretmekle ve namaz kılmakla Allah tan yardım isteyin. Allah, sabredenlerle beraberdir” Bakara, 153. Sabır gösterilmeden başarıya ulaşılamaz. En basit bir iş bile sabrı gerektirir. Çünkü her iş ve görev bitmesi için zaman gerekir. Bundan dolayı her ne meslek sahibi olursak olalım yaptığımız işte başarılı olmamız için sabırlı olmamız lazım gelir. Sabır ve sebatın olmadığı yerde başarı da yoktur. Buna bağlı olarak geleceğe güvenle bakmak da yoktur. 

            Mesleğinde sabırlı olmayan insanlar arzu ettikleri neticeye ulaşamazlar. Çalışıp üreterek hayatını kazanma zahmetini gösteremeyenlerin bazen başlarına sıkıntılı anlar gelebilir. Her insanın kendi ayakları üzerinde durabilmesi için, her türlü zorluğa göğüs gererek çalışması kaçınılmazdır. Böyle olduğu zaman kendini kurtardığı gibi topluma da iyi örnek olur.                  

             Peygamber efendimiz şöyle buyurdular.” Mü’minin başka hiç kimsede bulunmayan ilginç bir hali vardır. Onun her işi hayırdır. Eğer bir genişliğe, nimete kavuşursa şükreder. Bu onun için hayır olur. Eğer bir darlığa, musibete uğrarsa sabreder. Bu onun için bir hayır olur.” Riyazüssalihin.   

            Her zaman ve her yerde karşımıza çıkacak olan zorluklar, elem ve ıstıraplara karşı sabırla Allah tan yardım beklemeye devam etmeliyiz. Ümitsizliğe düşmeden bize düşen görevlerimizi yerine getirip işlerimizin sonucunu Allah’a havale etmeliyiz. Allah, her zorluğun arkasından bir kolaylık yaratacaktır. Bunu ümitle beklemeye devam etmeliyiz. Sonuçta sabır, kişiyi arzu ettiği noktaya ulaşmasına vesile olacaktır.  Bu yönlüyle sabır başarıya ulaştıran bir araçtır. Sabrı hayatında yer veremeyenler, karşılarına çıkabilecek en ufak bir zorluk veya bir elemle mücadele edemeyecekleri için yenilgiyi baştan kabul etmek zorunda kalabilirler.  Sürekli bahane üretir durumunda kalırlar. Bu hal, gelecek için karamsar bir tablonun oluşmasına vesile olur.                            

                                                                 Tahsin ÖTGÜÇ- Emekli Müftü

                                                                                                           .

Yazarın Diğer Yazıları