Tahsin ÖTGÜÇ

DÜNYADA HER ŞEY ALLAHI TESBİH ETMEKTEDİR

Tahsin ÖTGÜÇ

Yüce Allah, insanı en güzel varlık olarak dünyaya getirmiştir. Tabiatta var olan her şey onun hizmetine verilmiştir. Gözle görünen ve görünmeyen her şey onun için yaratılmıştır. Bütün bunların karşılığında Allah’ın ondan istediği tek şey, ona itaattir. Bu itaatin içinde şükür de vardır, tesbih de vardır. Mevla, şöyle buyurmaktadır ”Göklerde Bulunanlar da yerde bulunanlar da Allah’ı tesbih etmektedir.. O, üstündür, hikmet sahibidir.” Haşır/1.Tesbih: Allah’ı noksan sıfatlardan tenzih etme, onu anma, dua etme anlamlarına gelir. Bu hususta Allah Tela Kur’anı Kerimde şöyle buyurmaktadır. “Göklerde ve yerde bulunan her şey Allah’ı tespih etmektedir. O, çok güçlüdür. Hüküm ve hikmet sahibidir.” Hadid.1. Görünen bu âlemde her şeyin Allah’ı tespih ettiğini Yüce Mevla haber veriyor. Yaratılan, yaratanını tanıma ve şükretme adına kendi halince onu anma çabasını göstermektedir. Dünyada her canlı Allah’ı anıyor, şükrediyor, hamd ediyorsa, bu canlılar arasında insan, her türlü nimetlerle donatılmıştır. Bu nimetlerin hakkını ver adına, onun daha bir nizam ve intizam içinde Allah’ı zikir ve tefekkürde bulunması tabidir.

 

          Kur’an-ı Kerimde, gökyüzünde kuşlar saflar halinde Allah’ı tespih etmektedirler. Fakat sen onların tespih atını anlayamazsın” buyrulmaktadır. Göklerde uçan kuşlar, yerdeki canlılar, Allah’ı anmakta, onu, beşeri sıfatlardan tenzih etmektedirler. En güzel bir biçimde yaratılan ve her şeyin kendi istifadesine sunulan insan, Yaratanını şükür ve tespih etmekte daha ileri seviyede olması gerekmektedir. Özellikle Müslüman olarak bizler her gün ve her an, Allah’ı tesbih ediyoruz Kıldığımız namazlarla, namaz içinde rükûda sübhane Rabbi yel azım, secdede ise sübhane Rabbbiyel al’a, sözlerini söyleyerek, namaza başladığımızda okuduğumuz sübhaneke duasıyla Allah’ı tespih ediyoruz. Tespih içeresinde Allah’ı anmak da vardır. Müslüman için, Yaratanına karşı şükran görevini yerine getirmesi, hayatta olmanın bir gereğidir.

 

          Peygamberimiz (sav) efendimiz Allah’ın katında sevilen iki söz vardır. Bunlar dilde hafif, mizanda ağırdır. Bu sözler, sübhanellahil azım, sübhanellahi ve bihamdih.” sözleridir, buyurdular. Riyazüsslihin. Tespihat: Allah’ı anmak, ona dua etmek anlamlarına gelmesi dolayısıyla tesbi hatta bulunan kişi Yaratanı ile beraber olma imkânına sahiptir. Kişi bu hâlde iken ruhen mutlu bir ortam içinde olur. Geleceğe yönelik ümit var duygusuna sahip olur. Hayattan manen tat alır. Manen ve fiziken sağlıklı ortama kavuşur. Zaten ibadetlerin gayesi de insanların dünya ve ahire tini huzurlu hale getirmesidir. Allah’ı anmak, yüceliğini düşünmek, noksan sıfatlardan beri kılmak, ibadettir.  İbadet,,Müslümanlığın bir gereği olarak Allah’ın her emrini yerine getirip yasak ettiklerinden kaçınmaktır.

 

          Bizler Müslüman bireyler olarak, müsait olduğumuz yer ve zamanlarda tesbih, şükür, zikir, tehlil ve tekbirle ilgili sözleri söylemeye gayret göstermeliyiz. Bu hal bizleri Mevla ile beraber olmayı sağlar. Şeytanın şerrinden emin kılar. Nefsimizin ıslahına yardımcı olur. İyi düşünüp yararlı kararlar vermeye vesile olur. İşlerimizin hayırlı ve bereketli olmasına vesile olur. Evlerimizde iş yerlerimizde bereket ve huzurun hâkim olmasına vesile olur. Arzu ettiğimiz bu ortamın daim olması için her zaman ve her yerde otururken, yürürken, yatarken Allah’ı anmalı ve tesbihatta bulunmalıyız. Ondan daima sıhhat ve afiyetler istemeliyiz. İstikbalimizin sağlam zemin üzerinde olması, Yüce Allah’ın yardımının bizlere kesintisiz gelmesine bağlıdır. Tesbihat bunu sağlayacaktır inşallah.

 

 

                                                                                       Tahsin ÖTGÜÇ-Emekli Müftü

Yazarın Diğer Yazıları