Termik santral tarih oldu

Yıllardır termik santral mücadelesi veren Amasra ve Bartın halkı mücadelesinde mutlu sona kavuştu. Danıştay 14. Dairesi, termik santral için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından verilen 'ÇED Olumlu' kararını iptal etti. Kararın iptal edilmesiyle termik santral de iptal olurken Amasra ve Bartın halkı için hayati önem taşıyan bu kararı CHP Eski Bartın Milletvekili Rıza Yalçınkaya sosyal medya hesabından duyurdu. Yıllardır Bartın Platformuyla birlikte gerek TBMM'de gerek bakanlıklarda gerekse adli merciler nezdinde termik santrale karşı mücadele eden Yalçınkaya kararın Amasra ve Bartın halkına hayırlı olmasını diledi. Bartın Platformu da Amasra Kültür Park'ta zafer açıklaması yaparak bu kararı kutladı. Amasralılar açıklamaya 'Termiksiz yaşam istiyorum' pankartlarıyla katıldı.

DANIŞTAY, ÇED OLUMLU” KARARINI İPTAL ETTİ

Hattat Holding Enerji ve Maden Ticaret A.Ş (HEMA) tarafından Amasra'ya kurulmak istenen termik santralle ilgili yaşanan şok gelişme yıllardır santrale karşı mücadele eden Amasra ve Bartın halkını sevindirdi. Danıştay 14. Dairesi, termik santral için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından verilen “ÇED Olumlu” kararını iptal etti. Kararın iptal edilmesiyle termik santral de iptal olurken Amasra ve Bartın halkı da mücadelesinde mutlu sona kavuştu. 43 bin itiraz dilekçesi ve 2 bin 19 davacıyla Türkiye'de rekor oranda santral mücadelesi veren Amasra ve Bartın halkı ile Bartın Platformu'nun mücadelesinde zafere ulaştığının müjdesini CHP Eski Bartın Milletvekili Rıza Yalçınkaya sosyal medya hesabından duyurdu. Yıllardır Bartın Platformuyla birlikte gerek TBMM'de gerek bakanlıklarda gerekse adli merciler nezdinde termik santrale karşı mücadele eden Yalçınkaya kararın Amasra ve Bartın halkına hayırlı olmasını diledi.

Yalçınkaya “Sonsuz teşekkürler”

Paylaşımında bu süreçte sonuna kadar yılmadan usanmadan mücadele eden tüm halkımıza, Bartın Platformu ve bileşenlerine ve emeği geçen herkese sonsuz teşekkür eden Rıza Yalçınkaya “Amasra'ya kurulması düşünülen termik santral ile ilgili yıllardır Bartın halkı, Bartın Platformu ve bileşenleri ile birlikte verilen haklı mücadelemiz sonucunda kurulacak santralin çevresel etki değerlendirilmesi açısından bakanlık tarafından verilen ÇED olumlu rapor kararı Danıştay 14.Dairesi tarafından bozulmuştur. Tüm Bartın ve Amasra halkına alınan bu kararın hayırlı olmasını diliyor, bu süreçte sonuna kadar yılmadan usanmadan mücadele eden tüm halkımıza, Bartın Platformu ve bileşenlerine ve emeği geçen herkese sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum” dedi.

Platform'dan Kültür Park'ta zafer açıklaması

Danıştay'ın vermiş olduğu bu karar sonrasında Bartın Platformu bileşenleri de Amasra'da Amasra halkıyla bir araya geldi. Kültür Park'ta gerçekleştirilen basın açıklamasına halk “Termiksiz yaşam istiyorum” pankartlarıyla katılırken açıklamada CHP Bartın Milletvekili Aysu Bankoğlu başta olmak üzere Platformun en önemli bileşenlerinden olan Bartın Belediyesi'ni temsilen Bartın Belediye Başkan Yardımcısı Hüseyin Taner Çetin, CHP İl Başkanı Selim Karakaş, CHP Amasra Belediye Başkan Adayı Recei Çakır, CHP Bartın Belediye Başkan Adayı Mehmet Arslan, CHP Ulus Belediye Başkan Adayı Çetin Selçuk Arslan, CHP Kozcağız Belediye Başkan Adayı Meliha Okutay, GMİS Amasra Şube Başkanı Ertan Kaya da yer aldı.

Avukat Berkay Dal hukuki süreci anlattı

Santral mücadelesinin hukuki boyutunun içerisinde bir fiil yer alan Bartın Barosu Avukatlarından Berkay Dal, mücadelenin hukuki sürecini şu sözlerle anlattı:

“2015 yılında termik şirket HEMA Amasra Taşkömürü İşletmesi'nin Amasra B Sahasında kömür çıkaracağı iddiasıyla rödavans sözleşmesiyle 20 yıllığına kiralama yoluyla devralmıştır. 3 yıllık hazırlık sürecinden sonra 17 yıl kömür çıkarılması gerekirken 14 yıla varan sürede kömür çıkarılmamıştır. Başlangıçta kömür çıkarmak için Amasra'ya geldiğini söyleyen Hattat, daha sonra gerçek yüzünü gösterip amacının Amasra'da termik santral kurmak olduğunu söylemiştir. Termik santral ve kömür projelerinin Amasra ve Bartın yöresinde kültür, turizm, tarım, ormancılık, balıkçılık ve diğer noktalarda olumsuz etkileyeceği Tarlaağzı ve Gömü Köyleri olmak üzere Amasra İlçesini yaşanmaz hale getireceğini Hattat'ta bildiğinden termik santral projesinin çevreye olumsuz etkilerinin olmayacağı izlenimini vermek için kanuna ve hukuka karşı hile yoluyla projeyi parçalara ayırarak 2015 yılında lavar tesisine “ÇED gerekli değildir” kararını Bartın Çevre İl Müdürlüğünden çıkarmıştır.

“Danıştay ‘lavar tesisi santralin ayrılmaz bir parçası' dedi”

Bu kararın hukuka aykırı olduğu Zonguldak Bölge İdare Mahkemesince kabul edilerek “ÇED gerekli değildir” kararı iptal edilmiştir. Bu karar Danıştay 14. Dairesince lavar tesisinin termik santralin ayrılmaz bir parçası olduğu buna istinaden termik santral ve termik santralin ek projelere ilişkin olarak tek bir ÇED sürecinin işletilmesi gerektiğine işaret etmiştir. Ancak hukuk ve usul tanımayan Hattat ve Çevre Bakanlığındaki hemşerileri Danıştay kararını tanımayarak hukuka dolanmaya devam etmişler termik santrale ayrı bir ÇED, eki olan limana ayrı bir ÇED ve diğer eki lavara ayrı ÇED süreci işleterek usulsüzlüklere devam etmişlerdir.

ÇED dosyasındaki eksiklikleri sayfalarca yazıldı”

Zonguldak İdare Mahkemesinde 2016 yılında termik santral ve liman ÇED'lerinin iptali için 2 bin 19 davacı ile Türkiye'nin en büyük çevre davasını açtı. Keşfe bile gerek kalmadan davamızın usulden kabul edilmesini talep ettik. Zonguldak İdare Mahkemesi dahi Danıştay kararını tanımayarak termik santralin yapılacağı yerde keşif yaptı. Dosyaya sunulan bilirkişi raporunda orman bilirkişisi ÇED dosyasının tümden sakat olduğunu, buraya termik santral yapılamayacağını bildirdi. Diğer bilirkişiler ÇED dosyasındaki eksiklikleri sayfalarca yazdılar ancak devamında zorlama bir yorum ile projenin yapılmasında kamu yararının bulunduğunu söylemişlerdir. Bilirkişi raporları ile davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken Zonguldak İdare Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Biz Bartın Platformu olarak o zamanki aşamada davayı kaybetmediğimizi şimdilik kararın aleyhte çıktığını ancak ülkede hala hukukun olabileceğini ve bu kararın Danıştay'dan lehimize döneceğini Danıştay'ın 2016 yılındaki kararına sahip çıkacağını beyan ettik ve kararı temyiz ettik.

“Danıştay, kararı lehimize kesin olarak bozdu”

Gelinen safhada Danıştay, Zonguldak İdare Mahkemesinin hukuka aykırı kararını lehimize kesin olarak bozmuş “Termik santral ÇED olumlu” kararını karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere iptal etmiştir. Tüm Amasra, Bartın, Gömü ve Tarlaazğı halkına geçmiş olsun diyorum.”

Çakır: “Zafer Bartın ve Amasra halkınındır”

Bartın Platformu'nun Amasra'daki sözcülerinden CHP Amasra Belediye Başkan Adayı Recai Çakır, Amasra ve Bartın'ın kurtuluş savaşını siyaset üstü bir tarzla halkla yan yana gelerek kazandıklarını ifade ederek şöyle konuştu:

“Hepimizin gözü aydın. Amasra ve Bartın'ın kurtuluş savaşını siyaset üstü bir tarzla halkla yan yana gelerek kazandık. Hepimizin eline, ayağına sağlık. Hepimize geçmiş olsun, Amasra'ya hayırlı olsun. 2004 yılında başlayan bu tehdidi, 2009 yılında Bartın Platformu kimliği adı altında 120'nin üstünde kitle örgütünün katılımıyla hep beraber başaralı bir şekilde sonuca ulaştırdık. Zafer Bartın ve Amasra halkınındır. Amasra'da yapılmak istenen iki ayrı termik santralin ÇED süreçlerini daha önce 6 kez durdurmuş ve iptal ettirmiştik. Buna rağmen aynı şirket tarafından termik santrallerin isimleri değiştirilerek ÇED süreçleri hukuksuz şekilde yeniden başlatılmış ve bir tanesinin (HEMA Termik Santrali'nin) ÇED süreci yine hukuksuz şekilde devam ettirilmişti. 43 bin vatandaşımızın verdiği bireysel itiraz dilekçelerinden çekinen bakanlık 2014 yılı temmuz ayında ÇED dosyasını rafa kaldırmıştı. Fakat 15 Temmuz darbe girişiminden sonra oluşan belirsizlik ortamı fırsata dönüştürülerek raftaki HEMA Termik Santrali ÇED raporu dosyası tam 1,5 yıl sonra indirilerek 6 Ekim 2016 tarihinde onaylanmış ve Amasra'da termik santral yapımının önü açılmıştı. Bu kararın peşi sıra Bölgesel Çevre Düzeni Planı da hukuksuz bir şekilde değiştirilip termik santral, Çevre Düzeni Planına işlenmişti.

“Adalete olan güvenimizi arttırdı”

Bizler Bartın Platformu olarak rekor sayıda davacıyla yani 2 bin 19 yürekli insanla birlikte Zonguldak İdare Mahkemesi'nde iptal davası açmıştık. Ne yazık ki termik santral için çok haklı gerekçeler sunduğumuz bu başvurumuzu Zonguldak İdare Mahkemesi reddetmiş ve Amasra'da termik santral yapılmasının önünü açmıştı. Biz de bu kararı aynı davacılarla Danıştay'da temyiz etmiştik. 2019 davacıyla birlikte açtığımız dava 2019 yılında sonuçlandı. Danıştay 14. Dairesi “oybirliği” ile vermiş olduğu kararda HEMA Termik Santrali ve HEMA Limanı hakkında verilmiş olan iki ayrı ÇED olumlu kararını “karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere” iptal etti. Bu karar; yapılmak istenen termik santral, liman, lavvar tesisi ve diğer eklentilerin entegre tesisler olduğu için ayrı ayrı ÇED süreçlerine tabii tutulmaları yerine, kümülatif etkilerini değerlendirecek şekilde tek bir ÇED sürecine tabii tutulmasının zorunlu olduğu gerekçesine dayandırıldı. Bu karar baştan beri savunduğumuz ÇED sürecinin hukuksuz olduğu iddiamızı tescillemiş oldu. Bize Ankara'da yargıçlar var dedirtti. Adalete olan güvenimizi arttırdı.

“Nice utanç verici davranış sahibini gördük”

Termik santrali halka iş imkanı verecek şirin bir fabrika olarak gösterenler, Ankara da termik santral işlemleri devam ederken böyle bir şey yok, Bartın Platformu yalan söylüyor diyenler, yine Ankara'da kapalı kapılar arkasında termik santrale onay verilmesi için gayret edenler, termikçi şirketten aldıkları yanlış bilgi ve verileri halkı kandırmak için kullananlar, çıkar sağlamak için termik santral propagandası yapanlar, mücadelemizin gücünü kırmak için mücadele eden öncü arkadaşlarımıza çeşitli iftiralar atanlar, arkadaşlarımızı çalıştığı kuruma, savcılığa, mahkemelere şikayet edenler, termik santral ÇED izninin verildiğini termikçi şirketin patronuyla birlikte müjdeleyerek kendisine oy verenlere ihanet edenler dahil daha nice utanç verici davranış sahibini gördük. Önlerinde engel gördükleri zeytin ağaçlarını katlettiler, ormanları kestiler, dere yataklarını doldurdular. Amasra'nın yeşil ve mavisini kapkara bir geleceğe dönüştürmeye çalıştılar.

“2 bin 19 davacıyla davamızı açtık”

Tüm bunlara rağmen Bartın-Amasra halkı yılmadı Termik santralle ilgili yapılan 9 farklı “ÇED Halkın Katılımı Toplantısı”nı binlerce kişiyle işgal ederek yaptırtmadık. 29 Kasım 2010 tarihinde bin kişi Bartın'dan Ankara'ya giderek Bakanlığın önünde termik santral protestosu yaptık. 22 Nisan 2011'de 10 bin kişinin katılımıyla “Termiksiz Yaşam İstiyoruz” mitingi yaptık. 5 Haziran 2014'te yağmurlu bir günde termik santralin yapılmak istendiği yerden Amasra'ya kadar el ele tutuşan binlerce kişiyle insan zinciri yaptık. O gün Amasra'daki bütün esnaflar işyerlerini açmayarak termik santrale tepkisini gösterdi. Haziran 2014'te sadece 10 iş günü içinde toplam 43 bin kişinin bireysel dilekçesiyle termik santral ÇED raporuna itiraz ederek dünyada yapılmamış olanı yaptık. Rekor kıracak sayıyla, tam 2 bin 19 davacıyla davamızı açtık. Davamızı takip etmek için yüzlerce kişi Zonguldak'ta yapılan dava duruşmasına katıldık.

“Sayısız kahraman yer aldı bu mücadelede”

70 yaşını aşmış büyüklerimiz soğuk kış günlerine aldırmadan sokaklarda kurduğumuz masalarda tek tek broşür dağıttı, birebir termik santralin zararlarını anlattı. Köy köy, sokak sokak, kahve kahve dolaşıp derdimizi anlattık. Kadınlarımız teneke çalarak termikçileri protesto etti, zeytin ağaçlarını korumak için siper oldu. Karlı bir kış günü termik santral için Bartın'dan Amasra'ya koşanımız da oldu, sesimizi duyurmak için Anadolu yetmezmiş gibi Avrupa'yı da bisikletiyle şehir şehir dolaşanımız da. Başka şehirlerdeki yaşama sahip çıkma mücadelelerine destek vermek için bazen bireysel, bazen de grup olarak yollara düştük. Adını sayamayacağımız sayısız kahraman yer aldı bu mücadelede. Mücadele ettikçe güçlendik, güçlendikçe mücadele ettik. “Mücadele edenler her zaman kazanamaz, fakat mücadele etmeyenler kaybetmeye mahkumdur.” sözü yol göstericimiz oldu.

“Hepsine yürekten teşekkür ediyoruz”

Başta yanımızda olduğu halde, sonradan çıkarı için karşımıza geçen de oldu, bizimle birlikte olduğunu söylediği halde yolumuzu tıkamaya çalışan da. Biz onlara aldırmadık. Yolumuza devam ettik. Bu yolda Avukat Şeref Yıldız, muhtarımız Yaşar Uçar gibi yitirdiklerimiz de, eczacı Celal Erdoğan, öğretmen Mehmet Gümüş gibi kalıcı sağlık sorunları yaşayanlar da oldu. Biz yolumuzdan dönmedik. Onlarla birlikte başladığımız yürüyüşümüzde bu zafer aşamasına kadar ulaştık. Bu mücadelede milletvekillerimiz Rıza Yalçınkaya ve Aysu Bankoğlu'nun büyük katkılarını gördük. Bartın Belediye başkanımız Cemal Akın başlangıçtan beri bizimle birlikte hareket etti ve sözcümüz oldu. Başta 43 bin itiraz dilekçesi sahibi ile 2019 davacı olmak üzere tüm Amasra-Bartın halkı, ülkenin ve dünyanın dört bir yanından binlerce güzel yürekli insan destekçimiz oldu. Ulusal ve yerel ölçekli birçok demokratik kitle örgütüyle bilgi paylaşımı yaptık, o örgütlerin temsilcilerinin önemli desteklerini gördük. Birçok basın mensubu sesimizi duyurmamıza yardımcı oldu. 140'ı aşkın bileşenimiz başından sonuna mücadelemize güç kattı. Hepsine yürekten teşekkür ediyoruz. Bu davanın kazanılması için gönüllü mücadele eden avukatlarımız Bartın Barosu'ndan Av. Engin Uzun, Av. Berkay Dal, Av. Mehmet Oktay Yalçın, Av. Kamil Altan, Av. Recep Ahmet Çavuşoğlu, Av. Ferhat Parlatır ile Ekoloji Kollektifi avukatları Av. Yakup Şekip Okumuşoğlu, Av. Hülya Yıldırım, Av. Cömert Uygar Erdem, Av. Mahmut Fevzi Özlüer, Av. Emre Baturay Altıok' a sonsuz teşekkürler ediyoruz.

“Herkese kutlu olsun”

Son söz olarak da; termik santral sevdalısı Hattat Holding kömür çıkarmak için kiraladığı Amasra B taşkömürü sahasında 14 yılda bir kilogram kömür bile çıkarmayarak ve kömür çıkaracağım diyerek işe aldığı işçileri yıllarca sömürdükten ve termik santral iznini aldıktan sonra işten çıkararak kömür çıkarma işinin paravan olduğunu gösterdi. Hatta bilirkişilerle girdiği usulsüz ilişkiler sayesinde devlete ödemesi gereken tazminatlardan da kurtuldu. Biz Bartın Platformu olarak; artık yeter diyoruz. Türkiye Taşkömürü Kurumu'nun Hattat'la yapmış olduğu rödovans sözleşmesinin sona erdirilmesini ve Amasra B sahasının işletmesinin TTK'nın Amasra Taşkömürü İşletmesine devredilmesini istiyoruz. Böylece yöre insanlarımız için gerçek ve güvenceli iş kapısının önü açılır. Emekçilerimizin de yüzü güler. Bu zafer Bartın-Amasra halkınındır. Herkese kutlu olsun.”

Çetin: “Belediye HEMA'yı tekrar mahkemeye verdi”

Bartın Belediye Başkan Yardımcısı Hüseyin Taner Çetin de şu ifadelerde bulundu:

“Bu mücadele kolay olmadı. Sayın Sözcümüz Bartın Belediye Başkanı Cemal Akın programı olduğu için gelemedi ancak bu mücadelenin başından itibaren her türlüğü baskıya rağmen durmadan çalıştık. Gayemiz Bartın ve güzel Amasra'mıza termik santral yaptırmamaktı. Biz bu mücadeleyi verirken Sayın Vekilimiz Rıza Yalçınkaya da çok hizmet verdi. Biz de o günlerde Sayın Vekilimiz Saffet Bey'e evraklarımızı gönderdik ve MHP grubumuzdan da red kararı çıkarttık. Karda, yağmurda, çamurda çok mücadele verdik. Köy köy gezip vatandaşlarımıza anlattık. Bazen bize güldüler, alay ettiler. Ama gördünüz ki şuanda bir miladı yaşıyoruz. Fatih Sultan Mehmet nasıl Amasra'yı aldıysa ben de bu mücadele de Amasra'yı bir kez daha aldığımızı hissediyorum.

“6 Mart'ta kavşak suyu ile ilgili mahkememiz var”

Bartın Belediye Başkanlığı şuanda HEMA şirketini tekrar mahkemeye verdik. Şirket bizim Kavşak Suyu Havzamıza küllerini dökeceğini söylüyor. Biz de “Döktürmeyiz” diyoruz. 6 Mart'ta mahkememiz var. Bilirkişiler havzaya gelecekler. Bu topluluğu oraya da bekliyoruz. Bu mücadelede biz yalnız kalmak istemiyoruz. Sizlere güvenimiz tam. Bartın- Amasra bizim ortak paydamız. Olmazsa olmazımız. “Kömür çıkaracağız, 10 bin kişi alacağız” dediler, yalan. Bırakın 10 bin kişi almayı daha çalışanları dışarıda işsiz. Tarlaağzı- Gömü Köyü muhtarlarımızın hepsi destek verdik, hepsinden Allah razı olsun. Biz kömüre karşı değiliz. HEMA versin burayı Türkiye Taşkömürü Kurumuna buradaki kömürü biz çıkaralım. Mücadele burada bitmedi, termik santralle ilgili mücadeleyi kazandık. İnşallah suyumuzla ilgili mücadeleyi de kazanırız.”

Bankoğlu: “Bu aslında hepimizin başarısıdır”

Bu başarının Amasra ve Bartınlıların mücadelesiyle olduğunu vurgulayan CHP Bartın Milletvekili Aysu Bankoğlu şöyle konuştu:

“Kararlı, dik duruşlu, geleceğine ve çocuklarına sahip çıkan mücadeleci Amasralı dostlarım, hepinizin emeğine ve yüreğine sağlık. Bu karar hepimize hayırlı uğurlu olsun. Bu kararla birlikte hala sağduyu vatandaşlarımızın ve hukukçularımızın olduğunu gördük. O yüzden Danıştay'a teşekkür ediyorum. Elbette ki bu başarı Amasra ve Bartınlıların mücadelesiyle oldu. Bu aslında hepimizin başarısıdır. Buradan bir kez daha hepinize şunu hatırlatarak haykırmak istiyorum. Bu santrali yapmaya çalışan ismi lazım olmayan şirketle birlikte bu santralin yapımına çanak tutan siyasi iktidar ve onun sermaye ortaklarına sesleniyorum. Başaramadınız, başaramayacaksınız.

“Bu santralin burada kurulmasına izin vermeyeceğiz”

Biz burada olduğumuz sürece bu santralin burada kurulmasına izin vermeyeceğiz. Danıştay'ın kararı elbette ki önemli. Adaletin tecelli etmesi elbette ki önemli. Ama size bir uyarı yapmam gerekiyor. Hepimizin uyanık olması gerekiyor. Çünkü siyasi iktidara baskı yaparak yargıyı dolanmaya çalışanlar, siyasi iktidara baskı yaparak yargının kararını değiştirmeye çalışanlar olabilir. Belki de yasaları bile siyasi iktidara yaptıkları baskıyla değiştirtmeye çalışanlar olabilir. O yüzden sizlere hatırlatmam gerekiyor. Hep birlikte halk olarak uyanık olmamız gerekiyor ve hepimizin Amasra üzerine 1 Nisan'da bu iktidara hepinizin kırmızı kart göstermesi gerekiyor.

“Hak, hukuk, adalet”

Buradan bir kez daha vidan sahibi insanların istediği tek şey olan tek şeyin adalet olduğunu gördük. Şuanda buradaki herkesin yüzündeki gülümsemeden de görüyorum ki Aslında Bartın'ın da, Amasra'nın da, Türkiye'nin de ihtiyacı olan gülen yüzlü, huzur ve barış içinde bir Türkiye. Ama bunun yolu ise tek bir şeyden geçiyor. Hak, hukuk, adalet. Hak, hukuk, adaletli günlerde baharda buluşmak dileğiyle.”

Gömü ve Tarlaazğı Muhtarlarından teşekkür

Gömü Köyü Muhtarı Mehmet Bıldırcın da “Yıllardır termik santralle ilgili mücadele ediyoruz ve en sonunda başardık. Bu süreçte bizlerle bulunan ve bizlere destek veren herkese tek tek teşekkür ediyorum” derken Tarlaazğı Muhtarın Şakir Karabacak da “Yıllarca mücadele ettik. Sizler de bizim yanımızda oldunuz. Ama bunların susacağını düşünmüyorum. Biz de onlar susana kadar kanımızın son damlasına kadar mücadelemize devam edeceğiz. Sizlere tekrar teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.

Bakmadan Geçme