Sabri Gündüz, o geceyi anlattı

15 Temmuz Şehitleri Anma, Demokrasi ve Milli Birlik Günü Etkinlikleri kapsamında Bartın Üniversitesi tarafından Kültür Merkezi’nde 15 Temmuz İhaneti ve Milletin Zaferi konulu konferans düzenlendi. Konferansa konuşmacı olarak Türkiye Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Dr. İsmail Kapan ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 'Tanıdığım 2 Sabri var' diyerek hikâyesini anlattığı ve ‘Ayaksız Yaşanır Ama Vatansız Yaşanmaz’ sözüyle herkesi duygulandıran 15 Temmuz Gazisi Bartınlı Sabri Gündüz katıldı. 15 Temmuz gecesi yaşanılanları ve başından geçenleri anlatan Gündüz, Türk milletinin büyüklüğünü 15 Temmuz’da bir kez daha gösterdiğini söyledi. 15 Temmuz gecesi yaşadıklarını anlatırken Gündüz’ün eşi gözyaşlarını tutamadı. Eşi ve ailesinden tedavisi sürecinde yaşattığı sıkıntılardan dolayı helallik isteyen Gündüz, duygu dolu anların yaşanmasına neden oldu.

Uzun: “Tüm şehitlerimizi rahmetle anıyorum”

Bartın Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Orhan Uzun, konferansın açılışında yaptığı konuşmada  Türk milletinin büyük bir fedakârlık örneği gösterdiğini  ifade ederek şunları söyledi:

“Bundan 2 yıl önce bir taraftan terörle mücadele ederken, diğer taraftan şer odaklarının ortağı konumunda olan Fetullahçı Terör Örgütü'nün darbe girişimini püskürttük. 15 Temmuz 2016 gecesi, Aziz Milletimizin sokaklara, meydanlara inerek; imanından aldığı güç ve büyük cesaretle bir kez daha istiklali ve istikbali için verdiği destansı mücadeleye şahit olduk. İşte bu nedenle bugün canı pahasına gözü dönmüş darbecilerle mücadele ederek ebediyete intikal eden şehitlerimizin hatırasını yâd etmek, gazilerimize gösterdikleri büyük fedakârlıklarına karşı şükranlarımızı sunmak ve kanlı darbe girişimini farklı yönleriyle okumak üzere düzenlenen konferansta bir aradayız. Bu vesileyle başta 15 Temmuz şehitlerimiz olmak üzere bu milletin istiklali uğrunda canlarını feda etmiş bütün şehitlerimize rahmet diliyor, gazilerimizden ebediyete irtihal edenlere Allah'tan mağfiret, hayatta olanlara acil şifalar temenni ediyorum.

“Milletimiz göğsünü siper ederek, hayasızca akını durdurdu”

2 yıl önce bugün tarihe bir kahramanlık destanı olarak yazılan şanlı bir istiklal mücadelesi daha verildi. Türkiye'miz, güzel ülkemiz 15 Temmuz Cuma gecesi gizli ve sinsi bir şekilde devletin içinde örgütlenen Fetullahçı Terör Örgütü'nün darbe girişimiyle bir facianın eşiğinden döndü. Milletimiz göğsünü siper ederek, hayasızca akını durdurdu. Bir tek Anadolu'da da değil, gözü bizde nice uzak diyarlarda İslam'ın son kalesi için kıyama kalkmış insanlar dua etti. Sayın Cumhurbaşkanımızın olağanüstü kararlı duruşu ve liderliği etrafında kenetlenen milletimiz, kararlılığıyla ertesi gün bizi yeniden aydınlığa taşıdı. Ülkemiz hamd olsun ki bugün; 15 Temmuz 2016'dan daha güçlü, kendi ayakları üzerinde, durabilen, güvene ve istikrara fazlasıyla sahip bir noktadadır. Geleceğe dair hedefler koyabilen ülkemiz 2023, 2053 ve 2071 hedeflerine çok daha güvenle yürüyen bir yapıdadır. Milletimizin müreffeh geleceği için herkesin üzerine düşen görevler var. Bu hedeflerimizi gerçekleştirmek için gece demeden, gündüz demeden çalışmalı, gelişme, kalkınma yolunda ilerleyerek yeni mesafeler almalıyız.

“Bütün şehitlerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyorum”

Milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy'un "Allah bu millete bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın!" duasının daim olmasını diliyorum. 15 Temmuzların yaşanmaması ve gelebilecek tüm tehlikelere karşı dimdik durabilmek için birlik ve beraberliğimizin daim olmasını Yaradan'dan diliyorum. Aramıza fitne sokmak isteyenlere asla fırsat vermemeliyiz. Biz savaş değil barışa, çatışmaya değil dostluğa, nefrete değil kardeşliğe inanmaya devam etmeliyiz. Bu duygularla sözlerime son verirken, tekrardan başta 15 Temmuz şehitlerimiz olmak üzere bütün şehitlerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyorum. Gazilerimizden ebediyete irtihal edenlere Allah'tan mağfiret, hayatta olanlara acil şifalar temenni ediyorum.

“Tecrübelerini bizlerle paylaşacak”

Yoğun programlarına rağmen bizleri kırmayarak gelen ve kıymetli tecrübelerini bizlerle paylaşacak olan Türkiye Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Dr. İsmail Kapan beyefendiye teşekkürlerimi iletmek istiyorum. Ayrıca yüreği pırıl pırıl bir insana; cesareti ve fedakârlığıyla örnek bir kişiye ve bugün aramızda bulunarak bize o karanlık geceyi anlatacak olan 15 Temmuz Gazimiz Sabri Gündüz'e hoş geldiniz diyor, kendisine teşekkür ediyorum. Aramızda 15 Temmuz gecesi Ankara'da Gölbaşı Özel Harekât Merkezine yapılan saldırıda şehit olan kardeşimiz Mustafa Yaman'ın ailesi de bulunuyor. Kendilerini saygılarımı iletiyor, bizleri yalnız bırakmadıkları için teşekkürlerimi sunuyorum.”

“Dirim: “Hepimiz 15 Temmuz’un canlı tanıklarıyız”      

15 Temmuz’u karanlık bir gece olarak nitelendiren Bartın Valisi Nusret Dirim de şu ifadelerde bulundu:

“15 Temmuz dolayısıyla Bartın’da birçok faaliyet gerçekleştiriliyor ve bunlardan yine en önemlisi de üniversitemizin düzenlediği 15 Temmuz İhaneti ve Milletin Zaferi konulu bu konferans. Aramızda çok değerli konuklar bulunuyor. Ankara’da Bartınlı birçok gazimiz bulunuyor. Geçen seneki programda onlar da aramızda bulunmuşlardı. Bu senede Sabri Gündüz bizleri şereflendirdi. Kendilerine teşekkür ediyoruz. Hepimiz aslında 15 Temmuz’un canlı tanıklarıyız. 15 Temmuz yaşandığında ben Bartın’daydım. Bartın’da belki çok sert müdahaleler yaşamadık. Ancak yaşadıklarımızı şöyle bir düşündüğümüzde çok karanlık, dramatik ve kötü bir geceydi. Ülkemiz 249 şehit verdi. 2 binden fazla gazilerimiz oldu. Cumhurbaşkanımızın çağrısıyla meydanlara can siper hane koşan milletimizin kahramanca direnişi bu hain darbe girişimini geri püskürttü. Milletimiz izin vermedi.

“Milletimiz dünya demokrasi tarihine altın harflerle yazdırdı”

Darbe girişimi sonrasında faillerine yönelik mahkemelerdeki yargılamalar hala devam ediyor. Mahkemelere sunulan belgelere bakıldığında kökü geçmişe dayanan ve uluslararası boyutları olan bu işgal girişimini milletimiz dünya demokrasi tarihine örnek olacak bir şekilde püskürttü. Adını dünya demokrasi tarihine altın harflerle yazdırdı. Bu yaşananların canlı tanıkları olarak çocuklarımızı yaşananlardan haberdar etmek durumundayız. Bartın halkıda ilimizin her köşesinden gelerek 1 ay boyunca Cumhuriyet Meydanı’ndaki Demokrasi Nöbetlerine katıldılar. Bu milli kimliğimizin oluşması açısından çok çok önemlidir. Bu akşamda sembolik de olsa tutacağımız bu nöbeti kendi milli kimliğimizi güçlendirmek anlamında çok önemsiyorum. Bartın halkımızın da Cumhuriyet Meydanı’nda coşkuyla yerini alacağını umuyorum.”

Gündüz: “O zaman kızım daha 15 aylıktı”

Yapılan konuşmaların akabinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 'Tanıdığım 2 Sabri var' diyerek hikâyesini anlattığı ve ‘Ayaksız Yaşanır Ama Vatansız Yaşanmaz’ sözüyle herkesi duygulandıran 15 Temmuz Gazisi Bartınlı Sabri Gündüz 15 Temmuz gecesi yaşanılanları anlattı. 15 Temmuz’un önemine değinen Gündüz, şu ifadeleri kullandı;

“O gece olayı 23.00 ile 23.30 suları arasında öğrendim. Evden çıkmam belki 10 dakika sürmüştür. Sokağa çıkma yasağı ilan edildiğini duydum. Dini, ırkı, milleti ne olursa olsun bedel ödeyerek aldığımız bu vatanda bizim yaşama özgürlüğümüz var. Bir hain çıkıp benim yaşama özgürlüğümü elimden alamaz. Eşimle vedalaştım. O zaman kızım daha 15 aylıktı. Kızımdan ayrılmak benim için en zor olandı. Evden ayrılınca arkadaşımla görüşüp, köprüye geçtik.

“Mermeri yağmuruna tutulduk”

Ben Cumhurbaşkanımızın talimatını köprüye giderken takside duydum. Askerlerin köprüde kapattığı alana giderken sala okundu. İlk salayı orada duydum. O hainleri gördük ve köprüye girdik ama aramızda bir mesafe bırakmak zorunda kaldık. Çünkü biz köprüye girdiğimiz andan itibaren sürekli bir ateş vardı. Yere bağdaş kurup oturdum. Ama o mermi yağmuru altında ben vurulursak ayakta vurulalım dedim ve ayağa kalktım. Kelime-i Şahadet getirdik. Sonra mermi yağmuru durdu. O mermi yağmuru altında mutlaka bizim vurulmamız gerekiyordu. Ancak vurulmadık. Ne oldu? Diye düşünmeye başladık. Derken bir genç çıktı; “Biz ne yaptık da ateş ediyorsunuz. Yapmayın” dedi. O hain de çekti silahını “Konuşma lan” dedi ve o gencecik çocuğu vurdu. Benim hayatta unutmadığım an o andır.

“Öyle bir acı görmedim”

O çocuğu vuran haine bağırdım. Çocuğu almama müsaade etmesini istedim. ‘Atış serbest’ emrini verdi. İlk vurulan ben oldum. Bir adım bile geri çekilmedim. Arkadaşım da vuruldu. Yerden kalkmaya çalıştım. Fakat öyle bir acı görmedim. Kızgın bir demirin ayağın içine sokulması gibi bir acıyı hissettim. Yerden kalkmaya çalıştım. Beni oradan alıp hastaneye götürdüler. Can pazarının yaşlandığını hastanede de gördüm. Aklımdan o anı çıkartamıyorum. Sabah gözümü açtığımda babamı yanımda gördüm. Babama başarıp başaramadıklarını sordum. Başaramadıklarını öğrenince Elhamdülillah diyerek rahat bir nefes aldım. Beni o gece hastanede saatlerce aramışlar. Karışıklık ve yoğunlukta bulamamışlar. Kardeşlerim beni morgda aradı. Tabii ayağımla ilgili süreç bundan sonra başladı. Kemiği ve sinir sistemini komple parçaladı. Birçok ameliyat geçirdim. Ağrı ve acıdan büyük sıkıntılar yaşadım. Çok zor günlerdi. Bu süreçte benden daha fazla çeken ailemdir. Bana hakkınızı helal edin. Yalnız şunu belirteyim. Aynı şeyler olsa yine bir saniye tereddüt etmem. Hiç pişman olmadım. Devletimiz bize sahip çıktı. Bizim için ne yapılması gerekiyorsa yaptı. Allah’a şükürler olsun.”

Kapan, 15 Temmuz ihanetini anlattı

Gündüz’ün konuşmasının ardından 15 Temmuz İhaneti ve Derin Kökleri konusunda Türkiye Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Dr. İsmail Kapan konuşma yaptı. Yapılan konuşmaların akabinde konuşmacı Kapan’a hediye ve teşekkür belgesini Bartın Üniversitesi Rektörü Orhan Uzun ve Belediye Başkanı Cemal Akın tarafından taktim etti. 15 Temmuz Demokrasi Gazimiz Gündüz’e hediye ve teşekkür belgesini AK Parti Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç verdi. Bartın Üniversitesi Meslek Yüksek Okulu Öğretim Üyesi Murat Sarı tarafından günün anısına hazırlanan eserini Vali Nusret Dirim,  Gazi Gündüz’e taktim etti. Hediye takdiminin akabinde 15 Temmuz İhaneti ve Milletin Zaferi konulu konferansı sona erdi.