Gazze için dualarla yürüdüler

Bartın'daki İslami sivil toplum ve kuruluşları tarafından Filistin ve Gazze Halkıyla Dayanışma Mitingi' düzenlendi. Şehir merkezindeki Cumhuriyet Meydanından Hükümet Caddesine 'Nehirden denize Filistin'e özgürlük', 'Müslüman zulme boyun eğmez', 'Kahrolsun İsrail Kahrolsun ABD' şeklinde sloganlar atarak yürüyen grup Gazze için dua ederken İsrail ürünlerinin de boykot edilmesini istedi.

Gazze için dualarla yürüdüler

Bartın’da “Filistin ve Gazze Halkıyla Dayanışma  Mitingi” düzenlendi. Bartın’daki İslami sivil toplum ve kuruluşları tarafından gerçekleştirilen dayanışma mitingi Cumhuriyet Meydanında başladı. Meydana Bartın’daki İslami kuruluşlar adına konuşan Nihat Yalçın, “Bu meydanda Gazzeli kardeşlerimizin sesi olmak ve Aksa Direnişini selamlamak için toplandık. Rabbimiz Kuran-ı Kerim’de, “zalimlere meyletmeyin, Müslüman kardeşleriniz ve insanlık zulüm altında iken sessiz ve pasif davranmayın, zulme uğrayan kardeşlerinize yardım edin” buyurmaktadır. Nisa Suresi 75. Ayette “Rabbimiz bizi halkı zalim olan bu halktan kurtar, bize katından yardımcı gönder diyen erkekler, kadınlar, çocuklar, zayıf bırakılmış hastalar için niçin savaşmıyorsunuz?” buyrulmaktadır. Bütün Müslümanların zalim, katil İsrail’in işlemiş olduğu zulme karşı çıkması büyük bir sorumluluktur.  Bizler İslami çevreler olarak Hakka ve adalete olan tanıklığımız ve Rabbimize yönelttiğimiz kulluğumuz gereği zulme sessiz kalamayacağımızı bütün dünyaya haykırmak için bu meydanda toplandık ve buradan Bartın halkı olarak  yürüyüş düzenleyeceğiz” dedi.

Grup daha sonra meydandan Hükümet Caddesine “Nehirden denize Filistin’e özgürlük”, “Müslüman zulme boyun eğmez”, “Kahrolsun İsrail Kahrolsun ABD”, “Bartın’dan Hamasa Direnişe Bin Selam”, “Mescid-i Aksa Onurumuzdur”, “İnsanlık Onuru Siyonizmi Yenecektir”, “Yaşasın Aksa Direnişimiz”, “Müslüman Uyuma Kardeşine Sahip Çık”, Gazze “Ehli İzzet Ehlidir”, “Yaşasın Gazze Direnişimiz”, “Katil İsrail Filistin’den Defol” şeklinde sloganlar atarak yürüdü.

Kuloğlu: “Gazzeli mücahitlerin direnişi kazanacaktır”

Arap Cami önünde yapılan açıklamada ise Aydın Kuloğlu bildiride şunları söyledi:

İki ayı aşkın zamandır bütün dünya olarak Siyonist çetenin Gazze'de işlediği katliama, müminlerin direnişine, 'Medeniyet' denilen küresel ifsad mekanizmasının nasıl bir tuğyan olduğuna şahitlik ediyoruz.  Gazze halkı bu direnişle bütün dünyaya Allah'a boyun eğenlerin ne kadar aziz olduğunu kanıtladı. Dünyaya dalıp giden herkesi kendine getiren Gazze halkı ve mücahitler herkes için çok büyük bir örneklik inşa ettiler ve binlerce insanın İslam’a bakışını değiştirdiler. Allah onlardan razı olsun. 

Gazze sayesinde gündelik şikâyetlerimizin hepsini unuttuk ve genciyle yaşlısıyla ümmet bilincini diri tutmanın öneminin şuuruna vardık. Siyonistlerin her türlü imkânına rağmen Gazzeli mücahitlerin direnişi Allah’ın izniyle kazanacaktır. Bunu Afganistan’da gördük Filistin’de de göreceğiz inşallah. İki aylık süreç direnenlerin cesaretinin zalimlerin korkulu rüyası olduğunun delilidir. İşgalciler her zulmü işlediler ancak hiçbir şey elde edemediler. Pazarlık yok dediler esir takasına mecbur kaldılar, Hamas’ı yok edeceğiz dediler ama kendileri rezil oldular. 

“İsrail mallarının ticareti durdurulmalıdır”

 

‘Eylem yapıyorsunuz da ne oluyor?’ diyenler bizim mümin olduğumuzu ve kardeşlerimizi yalnız bırakmamak için toplandığımızı unutuyorlar. Bunu ilan etmek mazlumlar için sokaklarda olup onların mücadelesini gündemleştirmek azımsanmaması gereken bir şeydir. Allah için yaptığımız her şey rabbimiz tarafından görülüyor. Allah amellerimizi bereketlendirsin. Ümitsizliğe kapılmayalım, direniş için haykırmaya devam edelim. Siyonistlerin zulmü emperyalistler tarafından destekleniyor. Biz de emperyalistlerin ürünlerini boykot etmeye devam edelim. Zulmü, katliamı kanıksamayalım. En azından sokaklardaki eylemlerimize devam edelim. Limanlarımızdan da terör örgütü İsrail mallarının ticareti durdurulmalıdır. İşgalciler ve destekçileri Gazze’yi yerle bir etmek için her türlü yolu kullandılar.. Tüm bu zorluklara rağmen direnişten bir an bile geri durmayan Gazze, Müslümanların onuru dünyanın ise vicdanıdır! 

“Gazze, insanlığı kendine getirerek ayağa kaldırıyor!”

 

Peki, bu zulüm karşısında Gazze bizden ne istiyor? Gazze’nin bizden üç isteği var: 

1-Dua edin. 

2-Gösteriler yapın, pes etmeyin ve bu zulmü herkese ilan edin. 

3-Boykotu yaygınlaştırın ve Siyonistlerin mallarını tüketmeyin! 

Gazze’deki katliamı dünyaya duyurmak zulme engel olmanın önemli bir yoludur. Gazze’nin halklardan isteği buyken devletlerden ise; gıda, ilaç ve su istiyorlar, insani yardım talep ediyorlar. Siyonistlerle ilişkilerin kesilmesi ve işgal rejiminin gayrı meşru bir yapılanma olduğunun tüm platformlarda haykırılması gerekmektedir.  Ne mutlu adaleti ayakta tutarak Gazze direnişine selam verenlere. Bugün Gazze bir vicdan çığlığı haline gelerek küresel bir direniş metoduna dönüşmüştür. Yıkıntılar arasındaki Gazze, insanlığı kendine getirerek ayağa kaldırıyor! 

“Gazze Siyonizm'e mezar olacak!” 

 

 

İlk kıblemiz olan Mescid-i Aksa'nın yıkılmasına razı olamayız. İşte bu sebeple Filistinliler 7 Ekim’de yeni bir mücadele safhası başlattılar. Zulme sessiz kalmamak ve Kudüs’ün yalnız olmadığını ilan etmek için Aksa Tufanı gerçekleştirildi. Gazze mücadelesi bütün ümmetin mücadelesidir. Gazze halkı ümmetin temsilcisidir! Gazze'deki evlerin yarıdan fazlası yerle bir edildi. Ancak direniş bitirilemedi. Zira Gazze halkı sabredip Allah'a güveniyor... Gazze Siyonizm'e mezar olacak! Allah'ın izniyle zaferin yakın olduğuna inanıyoruz. Zafer Allah’a tevekkül eden ve O’nun yolunda mücadele edenlerin olacaktır.  Filistin için yapılacak yardımlara katkımızı esirgemeyelim, İsrail mallarına boykotu gevşetmeyelim.”  

Filistinli öğrenci: “Bu işgal yaklaşık 80-90 yıldır süregelmektedir”

Bartın Üniversitesi’nde okuyan Filistinli öğrenci Diya Makbul  yaptığı konuşmada ise şunları söyledi:

Filistinli bir genç olarak şunlar ifade etmek istiyorum. Bu işgalin sadece şimdi değil, yaklaşık 80-90 yıldır süregelmektedir. Emperyalistler tarafından peşkeş çekilen o topraklarla beraber bu zulümatın başladığına değinmek istiyorum. Filistin halkı asla vatanını terk etmeyecek ve bizlerde terk etmeyeceğiz. Çoluk çocuk, genç ihtiyar asla bu direnişi terk etmeyeceğiz. Bu dava Mescid-i Aksa davasıdır, bu dava Filistin davasıdır, bu dava ümmetin biçare bırakılmaya çalışıldığı davadır. Hep beraber Kudüs'te, Filistin halkı ile Ümmet ayağa kalkacak. Bizler dünya halklarının Filistin'in yanında, Gazze’nin yanında, Mescid-i Aksa'nın yanında tavırlarını gördükçe heyecanlanıyoruz. Cesaret alıyoruz.

“Bunun arkasında küresel güçler var”

 Bu açıklamalar, basın bildirileri, eylemler, gösterilen tavırlar ve boykotlar çok ama çok önemli. Bunların devam etmesi lazım. Bunların sadece şimdi değil, her zaman devam etmesi gerekiyor. Çünkü Siyonist İsrail'in hedefi sadece 7 Ekim ile beraber başlayan bir süreçle tamamlanıp bitmeyecek. Bu devam edecek çünkü bunun arkasında küresel güçler var. ABD'de bunun devam edeceğini söylüyor. Bütün Kuzey Avrupa bunun arkasında olduğunu söylüyor. Kendi halklarının itirazlarına rağmen bunu söylüyorlar ve kendi senatörlerinden, kendi meclislerinden buna karşı çıkan insanlar olmalarına rağmen söylüyorlar. Biz buna hazırlıklıyız. Biz Filistin halkı olarak asla çözülmeyeceğiz. Bizim irademize engel olmak isteyenler ile mücadele edeceğiz.

“Herkes mazlum Filistin halkının yanında”

Bu sefer başlayan bu intifada bütün dünyaya İsrail'in ne menem bir çete devleti olduğunu, bir işgalci olduğunu duyurdu. Bütün dünya bunu öğrendi. Herkesin haberi oldu. Avrupa'dan Afrika'ya batıdan doğuya bütün halklar şu anda Allah'ın izniyle mazlum Filistin halkının yanında. Planlanan direniş eylemine Selam olsun!  İllüzyon duvarını kıran, yenilmez ordu efsanesini ayaklar altına alan ve korkak sürülerini çiğneyenlere Selam olsun! Bizler bu konuda çok heyecanlanıyoruz Allah sizlerden razı olsun.”