Erdoğan normalleşme kararlarını açıkladı!

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde gerçekleştirilen Cumhurbaşkanlığı Kabinesi Toplantısı'nın ardından basın açıklaması yaptı. Covid-19'la mücadele kapsamında haziran ayına ilişkin kademeli normalleşme takvimini açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Aşı çalışmalarında dünyada ilk on ülke arasındayız. Üstelik bunu kendisi henüz aşı üretmediği hâlde başarmış bir ülkeyiz. İnşallah kendi aşımıza da yıl bitmeden kavuşmuş olacağız. Haziran ayını tam manasıyla bir aşı seferberliği ayına dönüştürmek için imkânları sonuna kadar zorlayacağız' dedi.

Erdoğan normalleşme kararlarını açıkladı!

Cumhurbaşkanlığı Kabinesi, normalleşmenin yol haritasını belirlemek için geçtiğimiz gün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın başkanlığında Beştepe'de toplandı. Öncelikli gündemi koronavirüsle mücadele olan ve 1 Haziran sonrası izlenecek yol haritasının görüşüldüğü toplantı 3 saat 45 dakika sürdü.

Bakan Koca sunum yaptı

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın bir sunum yaptığı toplantıda, alınan tedbirlerin vaka ve vefat sayılarına nasıl yansıdığı, hangi tedbirlere ne zamana kadar devam edileceği ve normalleşme kapsamında hangi adımların atılacağı değerlendirildi.

Aşı programında öncelikli grupların durumu, yeni yaş gruplarına ilişkin aşı uygulaması, yerli aşı çalışmaları ve ithal aşıdaki tedarik süreci ile Milli Eğitim Bakanlığı'nın okullardaki telafi eğitimine ilişkin çalışmaları da kabine toplantısında görüşüldü.

Hem evlenecekler hem de sektör çalışanları, düğünlerle ilgili alınacak kararı bekliyor.

Düğün salonlarının belli sayıda misafir ağırlamak şartıyla açılması da toplantının gündemindeydi.

Kafe ve restoranların durumu, açık havada maske zorunluluğunun gevşetilmesi de toplantının bir başka gündem maddesiydi.

“Var gücümüzle çalışmayı sürdüreceğiz”

Toplantıda ele alınan konulara dair açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:

“Yaklaşık 1,5 yıldır dünya ile beraber ülkemizi de esir alan bu mevcut salgınla mücadelemizi her cephede kararlılıkla sürdürüyoruz. Son Kabine Toplantımızın ardından yeni müjdeleri de içeren salgınla mücadelede milletimizin her kesimine verdiğimiz desteklerin ayrıntılı bir icmalini sizlerle paylaşmıştık. Toplamda 661 milyar lirayı bulan bu hibe ve desteklerin ülkemizin salgın sürecini çok ciddi ekonomik kayıplara, sosyal sıkıntılara, güvenlik tehditlerine maruz kalmadan geçirmesinde çok büyük katkısı olmuştur.

Bugün Türkiye, dünyada millî gelirine oranla halkına en etkin, yaygın ve yüksek tutarlı destekleri sağlayan ülkelerin başında gelmektedir. Dünyada her şey güllük gülistanlıkta, sadece Türkiye’de sıkıntı yaşanıyor gibi bir hava oluşturmaya çalışanlara verilecek en güzel cevap uluslararası kuruluşların işte bu tespitidir. Bu hususta nüfusu bizimle mukayese edilemeyecek ülkeler üzerinden yöneltilen tenkitlerin gerçekçi de, iyi niyetli de olmadığı açıktır. İşte bugün 2021 yılı ilk çeyreği büyüme rakamları açıklandı. Sizler medyanın içindesiniz, bunu sizler de takip ediyorsunuz. Ekonomimizin yılın ilk çeyreğinde yüzde 7 büyüyerek G-20 ülkeleri arasında Çin’in ardından ikinci sırada yer alması herhâlde ekranları başı bizi izleyen milletime ve siz değerli basın mensuplarına bir şeyler ifade ediyor.

Büyümede en dikkat çekici kalem makine ve teçhizat yatırımlarının yüzde 30,5 gibi gerçekten güçlü bir şekilde artmış olmasıdır. Bu durum yatırımların devam ettiğinin, dolayısıyla önümüzdeki dönemde üretimin ve istihdamın daha da artacağının işaretidir.

Bir diğer önemli gelişme, kırsal kalkınma yatırımlarında yaşanmaktadır. Kırsal kalkınmada bu yıl 925 ekonomik yatırım projesine 888 milyon lira, 2 bin 531 altyapı yatırım projesine 196 milyon lira hibe desteği verdik. Böylece ülkemiz yaklaşık 10 bin ilave istihdama karşılık buna karşılık gelen 3 bin 456 projeyle 1,1 milyar lirası hibe olmak üzere 2,3 milyar liralık kırsal kalkınma yatırımına kavuşmuştur. Ayrıca, kuraklık sıkıntının tehdidi altında olan bölgelerimizdeki çiftçilerimize sulama sistemlerini modernleştirmeleri için 150 milyon lira hibe vereceğiz.

Geçtiğimiz hafta Karadeniz’deki doğal gaz sevincimizin ardından karada da üç kuyuda petrol bulduğumuzun müjdesini milletimizle paylaşmıştık. İnşallah önümüzdeki günlerde enerji konusunda yeni sevindirici haberleri kamuoyuyla paylaşmayı sürdüreceğiz.

“Aşı çalışmalarında dünyada ilk on ülke arasındayız”

Diğer yandan, aşı çalışmalarında da dünyada ilk on ülke arasındayız. Üstelik bunu kendisi henüz aşı üretmediği hâlde başarmış bir ülkeyiz. İnşallah kendi aşımıza da yıl bitmeden kavuşmuş olacağız. Haziran ayını tam manasıyla bir aşı seferberliği ayına dönüştürmek için imkânları sonuna kadar zorlayacağız. BioNTech, Sinovac ve Sputnik gibi sözleşmesi yapılan farklı aşılardan Haziran ayında mümkün olan en yüksek sayıda miktarın ülkemize getirilmesi ve süratle uygulanması için yoğun hazırlık içindeyiz. Türkiye’nin salgınla mücadelesinin Avrupa başta olmak üzere gelişmiş ülkelerin gerisinde değil çoğu alanda onların ilerisinde olduğunu akıl ve vicdan sahibi herkes kabul edecektir.

“Kararlarımızı en hayırlısını gözeterek veriyoruz”

Salgın tedbirlerini sıkılaştırma ve normalleştirme takvimlerimiz de vaka sayılarımızın seyri birbirlerini takip ettiği için Avrupa ülkeleriyle benzer şekilde yürümektedir. Bütün bunları söylerken elbette gerçeklere gözlerimizi kapatmıyoruz. Son altı ayda işyerleri ancak 1,5 ay açık kalan esnaflarımız olduğunu biliyoruz. Sadece paket servis hizmeti gibi ciddi sınırlamalarla hizmet vermeye çalışan esnaflarımız olduğunu da biliyoruz. Sokağa çıkmak sınırlamalarının pek çok kişi ve kurumun faaliyetleri üzerinde yol açtığı olumsuz etkileri biliyoruz. Okula gidemeyen evlatlarımızın eğitim-öğretimdeki kayıpları yanında pek çok fiziki ve psikolojik sıkıntının eşiğine geldiğini biliyoruz.

Düğünden genel kurula, bütün bunlara kadar pek çok toplu etkinliğin uzun süre ertelenesinin yol açtığı sıkıntılar gayet iyi biliyoruz. Milletimizin bu süreçte fevkalade bunaldığını, tahammül sınırlarının zorlandığını görüyoruz. Yaz mevsiminin de gelmesiyle insanlarımızı evlerde uzun süre tutmanın hem zor hem anlamsız olduğunu, yurt içi ve yurt dışı ziyaretlerin yoğunlaşacağını da dikkate alıyoruz.

Yine bu süreçte sıfatları ne olursa olsun kafa karıştırıcı açıklamalarıyla milletimizi yanlış yönlendirmeye çalışanlar bulunduğunun da idrakindeyiz. Değerlendirmelerimizi tüm bu gerçekleri hesaba katarak yapıyor, kararlarımızı ülkemiz ve milletimiz için en hayırlısını gözeterek veriyoruz. Tek gayemiz, insanlarımızın sağlığını, milletimizin esenliğini, ülkemizin huzur ve güvenliğini korumak, telafisi mümkün olmayan hasarların oluşmasına engel olmaktır. Bunun için bulduğumuz her fırsatı, her kapı aralığını, her ışığı kullanıyoruz.

Salgının başladığı günden beri açılma kapanma kararlarının ardı ardına gelmesinin tek sebebi, şartları zorlama pahasına da olsa bu musibetin ülkemiz ve milletimiz üzerindeki etkilerini azaltmaktır. Nitekim Ramazan ayındaki kısmi ve tam kapanma şeklinde uyguladığımız sıkılaştırma tedbirlerinin bir kısmının yerini 17 Mayıs itibarıyla kademeli normalleşme adımları almıştır. Aradan geçen iki haftalık sürede vaka ve ölüm sayılarındaki nispi azalmanın hedeflediğimiz oranda değilse bile önemli ölçüde sürüyor olması tedbirlerin amacına ulaştığının aslında en güzel ifadesidir.

Bugün Kabine Toplantımızda yarından itibaren devreye girecek kademeli normalleşmenin yeni adımlarıyla ilgili istişarelerimizi gerçekleştirdik. Bu doğrultuda verdiğimiz ve biraz sonra açıklayacağım her kararı ülkemizi yeniden salgının pençesine düşürmeme anlayışıyla buna dayalı bir ihtiyatla alıyoruz.

Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de yürütülen mücadelenin önündeki en büyük tehdit, virüsün farklı mutasyonlarının yol açtığı öngörülemeyen sonuçlardır. Nitekim kimi Avrupa ülkelerinde aşılama başta olmak üzere oldukça sert tedbirlerle binli rakamlara düşürülen vaka sayılarının mutasyonlu virüslerin yaygınlaşmasıyla yeniden yükselişe geçtiği anlaşılmaktadır. Sınırlarımızı kapatarak, vatandaşlarımızı evlerine hapsederek, kendimizi bölgemizden ve dünyadan tamamen soyutlama imkânımız olmadığına göre, ülkemizin de bu tehditlerle yüzleşmesi kaçınılmazdır. Salgınla mücadelede eldeki mevcut bütün bu imkânlar sonuna kadar kullanılarak sürecin mümkün olan en az maliyetle atlatılması için var gücümüzle mücadele etmeyi sürdüreceğiz.

Haziran ayına ilişkin kademeli normalleşme takvimi

Şimdi Haziran ayına ilişkin kademeli normalleşme takvimini sizlerle paylaşmak istiyorum:

Haziran ayı boyunca sokağa çıkma sınırlamaları hafta içi ve cumartesi günü akşam 22.00 ile 05.00 saatleri arasında uygulanmaya devam edecektir. Bu sınırlama hafta sonu ise Cumartesi 22.00 ile Pazartesi sabahı 05.00 arasında, yani pazar gününün tamamını da kapsayacak şekilde uygulanacaktır. Temmuz ayında bu kısıtlama süreleri ve günleri vaka ve vefat sayılarındaki değişime, aşılamada kat edilen mesafeye göre yeniden belirlenecektir.

Restoran, lokanta, kafeterya, pastane gibi yeme içme yerleri sabah 07.00 ile akşam 21.00 saatleri arasında belirlenen kurallara göre masaya servis yapılabilecek, saat 24.00’e kadar da paket servisini sürdürebilecektir. Bu mekânlarda sokağa çıkma kısıtlaması olan pazar günü ise sadece paket servis hizmeti verilmeye devam edilecektir.

Yaklaşık 1,5 aydır faaliyetlerine ara vermiş olan kahvehane, kafe, çay bahçesi, halı saha, spor salonu, lunapark gibi işletmeler belirlenen kurallar çerçevesinde pazar günü hariç sabah 07.00 ile akşam 21.00 saatleri arasında yarından itibaren çalışabilecektir. Diğer iş yerlerinin pazar günü haricinde belirlenen saatlerde ve belirlenen şartlarda faaliyetlerini yürütebilmeleriyle ilgili uygulama sürecektir. Açık ve kapalı alanlardaki nikâhlar ve nikâh şeklindeki düğün törenleri belirlenen şartlara uygun şekilde 1 Haziran’dan itibaren başlayabilecektir.

Üniversiteler 2021-2022 eğitim-öğretim yılı akademik takvimi 13 Eylül itibariyle başlayacak şekilde yürütülecektir. Spor kulüpleri genel kurullarının Haziran’ın ilk gününden itibaren, diğer kuruluşlar da Haziran’ın ikinci yarısından itibaren gerçekleştirilebilecektir.

Kamu kurumlarındaki esnek mesai uygulaması yeni bir düzenlemeye kadar devam edecektir. Detayları İçişleri Bakanlığımızca yayınlanacak genelgede yer alan bu yeni kademeli normalleşme adımlarının ülkemize ve milletimize hayırlı olmasını diliyorum.

Rabbimden insanlığın tamamıyla birlikte milletimizi de bir an önce bu musibetten kurtarmasını niyaz ediyorum. Bu duygularla bir kez daha hepinize sevgilerimi saygılarımı sunuyorum. Kalın sağlıcakla.”