İYİ Parti'den yürüyüşe tepki

Milliyetçiliğin lafla değil, samimiyet ve tutarlılıkla yapılması gerektiğini vurgulayan İYİ Parti Bartın Merkez İlçe Başkanı Semih Sargın, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin bir dönem Öcalan için “umut hakkı” çağrısında bulunduğunu hatırlatarak, bu durumu şehit ailelerine ve gazilere saygısızlık olarak nitelendirdi.

Bartın’daki yürüyüşte dile getirilen milliyetçilik vurgularının, MHP Genel Merkezi'nin geçmişteki tutumlarıyla örtüşmediğini belirten Sargın, İYİ Parti olarak Türk milletinin birliği, bayrağın onuru ve vatanın bölünmez bütünlüğü için mücadeleye devam edeceklerini söyledi.

“Türk milletinin vicdanında derin yaralar açmaktadır”

Merkez İlçe Başkanı Semih Sargın açıklamasında şunları söyledi, “Bizler, İYİ Partinin mensupları olarak, vatanımızın bölünmez bütünlüğüne, milletimizin birliğine ve Türk bayrağımızın onuruna sonuna kadar bağlı bir siyasi hareketin temsilcileriyiz. Bugün, Bartın Ülkü Ocakları ve MHP teşkilatlarının düzenlediği Türkçülük Günü yürüyüşü ve bu etkinlikte sergilenen milliyetçilik söylemleri üzerine kamuoyunu bilgilendirmek ve bazı çelişkili tutumları eleştirmek amacıyla bu açıklamayı yapma gereği duyuyoruz.

Türkçülük, Türk milletinin tarihinden, kültüründen ve ortak değerlerinden aldığı güçle, vatan sevgisi ve bağımsızlık ruhu üzerine inşa edilmiş kutlu bir idealdir. Türk bayrağı ise bu milletin birliğinin, bağımsızlığının ve şerefli mücadelesinin sembolüdür. Ancak, milliyetçilik naraları atarken ve Türk bayrağına sığınırken, samimiyet ve tutarlılık en temel ölçütlerimiz olmalıdır. Ne yazık ki, Bartın’da düzenlenen bu yürüyüş, MHP Genel Merkezi’nin ve lideri Sayın Devlet Bahçeli’nin son dönemde sergilediği çelişkili politikalarla gölgelenmiştir.

MHP Genel Başkanı Sayın Bahçeli, PKK terör örgütünün elebaşı Abdullah Öcalan’ı Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne davet etmiş, onun için “umut hakkı” tanınması çağrısında bulunmuş ve bu doğrultuda özgürlük taleplerini kamuoyuyla paylaşmıştır. Bu söylemler, vatanımız için canlarını feda eden şehitlerimizin aziz hatırasına, gazilerimizin onurlu mücadelelerine ve onların ailelerinin acısına büyük bir saygısızlık teşkil etmektedir. Terörle mücadelede binlerce evladını toprağa vermiş bir milletin, bebek katili bir teröristin mecliste konuşmasını kabul etmesi mümkün değildir. Böylesine bir çelişki, milliyetçilik iddiasıyla Türk bayrağını dalgalandıranların samimiyetini sorgulamamıza neden olmaktadır.

Bartın’da Türkçülük Günü’nde düzenlenen yürüyüşte, milliyetçilik güzellemeleri yapılırken, MHP Genel Merkezi’nin bu politikalarına sessiz kalınması, hatta dolaylı olarak desteklenir bir tavır sergilenmesi, Türk milletinin vicdanında derin yaralar açmaktadır. Şehit ailelerimizden ve gazilerimizden helallik almadan, onların rızasını göz ardı ederek atılan bu adımlar, Türk bayrağının gölgesinde yapılan milliyetçilik söylemlerini anlamsızlaştırmaktadır. Türk milleti, vatan için can veren evlatlarının hatırasına sahip çıkarken, terörün elebaşlarına kucak açan bir anlayışı asla kabullenmeyecektir.

“Milliyetçiliğin lafla değil, icraatla; gösteriyle değil, samimiyetle yapılacağına inanıyoruz”

Bizler, İYİ Parti olarak, milliyetçiliğin lafla değil, icraatla; gösteriyle değil, samimiyetle yapılacağına inanıyoruz. Türk bayrağı, birilerinin siyasi çıkarları için gölgesine sığınılacak bir sembol değil, bu milletin onurudur, şerefidir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “Ne mutlu Türk’üm diyene!” sözü, bu milletin her bir ferdini kucaklayan, ayrıştırıcı değil birleştirici bir çağrıdır. Ancak, bu çağrıya uygun hareket etmek, vatan hainlerine ve teröristlere karşı net bir duruş sergilemeyi gerektirir.

Buradan, Bartın Ülkü Ocakları ve MHP teşkilatlarına sesleniyoruz: Milliyetçilik, sözde değil özde olur! Eğer Türk bayrağını dalgalandırıyorsanız, önce şehitlerimizin ve gazilerimizin emanetine sahip çıkın. Terör örgütü liderine meclis kürsüsünü açmayı öneren bir genel merkezin politikalarına sessiz kalarak, bu milletin vicdanında aklanamazsınız. Türk milleti, bu çelişkili tutumu unutmayacak ve gereken cevabı sandıkta verecektir.

İYİ Parti olarak, vatanımızın birliği, milletimizin dirliği ve bayrağımızın onuru için durmaksızın çalışmaya devam edeceğiz. Şehitlerimizin emanetine son nefesimize kadar sahip çıkacağız. Türk milleti, kendisine yakışan ferasetle, kimin samimi olduğunu, kimin ise siyasi çıkarlar uğruna bu kutsal değerleri istismar ettiğini çok iyi görmektedir.”

Haber: Haluk Türkoğlu