TTK Amasra madencilerinden AK Parti önünde zam tepkisi

Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Amasra Müessese Müdürlüğü'nde çalışan, Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) üyesi maden işçileri, kamu çerçeve protokolünde sunulan zam tekliflerine karşı tepkilerini dile getirmek amacıyla AK Parti Bartın İl Başkanlığı önünde eylem gerçekleştirdi. 600 bin kamu işçisini kapsayan kamu çerçeve protokolü kapsamında hükümetin TÜHİS aracılığıyla sunduğu zam teklifi, TÜRK-İŞ tarafından 'kabul edilemez' olarak değerlendirilmişti. Bartın'da yapılan eylemde ise maden işçileri AK Parti İl Başkanlığı önünde bir araya gelerek sloganlar eşliğinde basın açıklaması gerçekleştirdi.

Maden işçileri, “İşçiyiz haklıyız, kazanacağız”, “Direne direne kazanacağız”, “Zafer direnen emekçinin olacak” sloganlarıyla tepkilerini gösterdi.

Eylemde, TÜRK-İŞ'in 81 ilde eş zamanlı olarak okunmasını istediği basın açıklaması GMİS Amasra Şube Başkanı ve TÜRK-İŞ Bartın İl Temsilcisi Ümit Çınar tarafından okundu.

Açıklamada, işçilerin geçim derdiyle boğuştuğu, TÜİK'in enflasyon verilerinin hayat pahalılığını yansıtmadığı ve sunulan zam tekliflerinin gerçeği yansıtmadığı vurgulandı. TÜRK-İŞ'in talepleri arasında insanca yaşanacak bir ücret, adil bir toplu sözleşme, vergide adalet, geçim sıkıntısına çözüm, güvenceli çalışma koşulları ve emeğe saygı öne çıktı.

“Artık sabrımız kalmadı”

GMİS Amasra Şube Başkanı ve TÜRK-İŞ Bartın İl Temsilcisi Ümit Çınar tarafından okunan basın açıklamasında şu ifadelere yer verildi: “2025 yılı Toplu İş Sözleşmesi sürecinde kamu işçilerinin insanca yaşam taleplerini görünür kılmak, kamuoyunu bilgilendirmek ve hükümetin sorumluluklarını yerine getirmesini sağlamak amacıyla başlatmış olduğumuz eylem süreci kararlılıkla devam etmektedir.

Geçtiğimiz hafta işyerleri önünde gerçekleştirdiğimiz bildiri okumalarının ardından, bu hafta şehir meydanlarında kitlesel basın açıklamaları gerçekleştirdik. Tüm illerimizde eş zamanlı olarak planlanan bu açıklamalar, kamu emekçilerinin birliğini ve taleplerinin ciddiyetini gösterecek önemli bir adımdı.

Bugün de eylem planımız dahilin de, Türkiye'nin dört bir yanında AK Parti İl Binalarının önündeyiz. Çünkü artık sabrımız kalmadı! Çünkü artık yoksulluğa, adaletsizliğe, duyarsızlığa tahammülümüz kalmadı! Biz bu ülkenin çalışanları, biz bu halkın emekçileriyiz. Ama bugün yaşam mücadelesi veriyoruz! Geçim derdi bu kadar büyümüşken, bizlere sunulan sözde zam teklifleriyle alay ediliyor.

“TÜİK hayat pahalılığını gizliyor”

TÜİK'in rakamlarıyla, halkın gerçeği gizleniyor. Az kazanandan çok vergi alınıyor. Hayat pahalılığı karşısında maaşlarımız buharlaşıyor. Artık yeter! İşte bu yüzden, bu seferde buradan AK Parti il binaları önünden taleplerimizi bir kez daha dile getirecek sesimizi hep birlikte yükselteceğiz.

Taleplerimiz…

İnsan onuruna yakışır bir ücret istiyoruz! TÜİK'in verileri yaşadığımız geçim sıkıntısını yansıtmıyor. Sözleşme teklifleri, TÜİK'in verilerine değil, pazarda, mutfakta yaşanan gerçeklere göre hazırlanmalıdır. İnsanca yaşanabilecek, geçim koşullarına uygun bir ücret talep ediyoruz.

Gerçekçi ve adil bir toplu sözleşme istiyoruz! Hükümetin masaya getirdiği teklifler, emekçiyi oyalamaktan ibarettir. Toplu sözleşme, emekçinin iradesine ve yaşam şartlarına uygun olmalıdır. Emekçilerin sesi dikkate alınmadan yapılan hiçbir teklif meşru değildir.

Vergide adalet istiyoruz! İşçinin maaşı daha eline geçmeden vergiyle eriyor. Az kazanandan çok, çok kazanandan az vergi alınan bu sistem adaletsizdir. Gelir vergisi matrahı adaletli şekilde yeniden düzenlenmelidir.

Geçim sıkıntısına acil çözüm istiyoruz! Kira, fatura, gıda, ulaşım... Her şey zamlandı ama maaşlarımız erimeye devam ediyor. Emekçiler kredi kartlarıyla, borçla, eksik beslenmeyle yaşamaya zorlanıyor.

Güvenceli çalışma ve iş güvencesi istiyoruz! Taşeron sistemine, güvencesiz çalışmaya son verilmelidir. Kamu işçisinin geleceği koruma altına alınmalıdır.

Emeğe saygı, işçiye değer istiyoruz! Alın terine değer verilmediği sürece adalet sağlanamaz. Biz çalışıyoruz, biz üretiyoruz, biz bu ülkenin temel direğiyiz. Emek yok sayılırsa, üretim de adalet de kalkınma da mümkün değildir! Bugün buradayız, Çünkü başka çaremiz kalmadı. Çünkü duymayan kulaklara, görmeyen gözlere artık ses yükseltme zamanı geldi. Sadaka değil, hakkımızı, ikram değil, emeğimizin karşılığını istiyoruz! Sefalet değil, onurlu yaşam istiyoruz! Ve unutulmasın: İşçiyiz, emekçiyiz, haklıyız, kazanacağız! Direne direne, birleşe birleşe kazanacağız! Sizleri TÜRK-İŞ, Genel Maden İşçileri Sendikası ve tüm emekçiler adına sevgi ve saygıyla selamlıyorum. Yaşasın örgütlü mücadelemiz, yaşasın onurlu direnişimiz. Yaşasın TÜRK-İŞ”

Haber: Erkan Hızoğlu

Bakmadan Geçme