Referandumda hangi maddeleri oylayacağız?

İşte o maddeler!

Nurdan Eroğlu

AK Parti Mart Ayı İl Danışma Meclisi Toplantısına katılan AK Parti Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç, 16 Nisan'daki referandumda oylanacak olan anayasa değişikliği maddelerini tek tek tek açıkladı. İşte Tunç'un ayrıntılarıyla açıkladığı 18 madde!

AK Parti Mart Ayı İl Danışma Meclisi Toplantısına katılan AK Parti Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç, 16 Nisan'daki referandumda oylanacak olan anayasa değişikliği maddelerini tek tek tek açıkladı. Tunç, “Anayasa değişikliğinin 18 maddesi ile ilgili ne getirecek sorularına özellikle CHP ve HDP'nin önderlik yaptığı hayır blokunun çarpıtmalarına karşı anayasa değişikliği maddelerinde olmadığına göre sanki varmış gibi halkımıza yaptığı propagandalara cevap verebilecek düzeyde olarak buradan ayrılabiliriz. İşin teknik boyutlarını sizlerin bilmesi lazım. Kulaktan dolma propagandalara inanan insanlarımız var. Bu insanlara doğruları anlatmak bizim boynumuzun borcu” derken 18 maddeyi de teker teker açıkladı. İşte Tunç'un ayrıntılarıyla açıkladığı 18 madde!

MADDE 1: Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifinin birinci maddesine göre, Anayasa'nın "Yargı yetkisi" başlığında değişikliğe gidilecek. Buna göre, yargı yetkisinin, Türk milleti adına bağımsız mahkemelerce kullanılacağına dair hüküm, "Bağımsız ve tarafsız" mahkemelerce kullanılacağı şeklinde değişecek. Madde Yargının bağımsızlığını ve tarafsızlığını ekliyor. Yargının bağımsız olması yetmez, tarafsız da olması gerekir. Tarafsızlığın anayasal hüküm haline getirilmesi gerekmektedir. Bağımsızlığı taraflı olmak için, aracı olarak kullanan illegal oluşumların engellenmesi gerekmektedir. Anayasamıza eklenen bu ibare yargıya olan güveni artıracaktır. İleride yapılacak yargı düzenlemelerinde esas kabul edilecek ve FETÖ ve benzeri terör yapılanmaların yargı içinde güç kazanması engellenecektir.

MADDE 2: Milletvekili sayısını 550 den 6oo e çıkaracak. TBMM genel oyla seçilen 550 milletvekilinden oluşur. AB ortalamasında bir milletvekilinin temsil ettiği nüfus 53,764 iken Türkiye'de bu rakam 143,166'dır. Bu sayı demokratik temsiliyeti kısıtlamaktadır. 1995 de milletvekilimizin sayısı 450'den 550'ye çıkarıldığında Türkiye nüfusu 58 milyonken bugün 80 milyona ulaştı. Mevcut milletvekili sayısıyla artan 21 milyon nüfusun demokratik temsili sağlanamamaktadır. Bu düzenleme ile demokratik temsiliyet genişleyecek artan nüfusun mecliste temsilini sağlayacağız. Vatandaşımız kendi ilinde daha fazla temsilciye sahip olacaktır. Siyasette daha fazla temsil imkanı sağlanacaktır.

MADDE 3: Seçilme yaşı 25 den 18 e indirilecek. Türkiye'de 18-25 yaşarası 6,5 milyon genç bulunmaktadır. Bu gençler seçilme hakkına sahip iken kendini temsil edecek kişiyi kendi yaş grubundan seçmemektedir. Seçme iradesine sahip iken seçilme hakkı tanınmaması 18-25 arası gençler için seçilme yasağı anlamına geliyor. 6, 5 milyon genç seçmenin doğrudan temsil edilmesi sağlanacak. 18-25 arası seçmenlerin seçilme yasağı kaldırılmış olacak. Seçme ehliyetine sahip olan seçilme ehliyetine de sahip olmuş olacak. Gençlerin bakış açısı daha fazla siyasete yansımış olacak.

MADDE 4: TBMM seçimleri 4 yılda 1 den, 5 yılda 1 e çıkacak. TBMM ve cumhurbaşkanlığı seçimleri aynı gün yapılacak. Cumhurbaşkanlığı seçimindeki 2 turlu sistem uygulanacak. TBMM seçimleri 4 yılda bir cumhurbaşkanlığı seçimleri farklı tarihlerde yapılıyordu. Halkın gündemini sürekli seçimlerle meşgul etmemek erken seçim ihtimalini azaltmak kriz çözme ve uzlaşı yöntemini ön plana çıkartmak için.

MADDE 5: Kuvvetler ayrılığının özelliği gereği güvenoyu ve gen soru uygulaması kalkıyor. Parlamenter sistemde hükümet meclis içerisinden çıktığından dolayı göreve başlayabilmesi için meclisten güvenoyu alması gerekiyor. Meclis gen soru ile kendi içinden çıkan hükümeti denetler. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi Kuvvetler ayrılığı ilkesine dayanmaktadır. Kuvvetler ayrılığı ilkesi gereği Hükümet doğrudan millet tarafından seçilmektedir. Bu bakımdan Hükümet meclis içerisinden değil bizzat millet içinden çıkmaktadır. Bu nedenle Güvenoyunu bizzat seçimle millet vermektedir. Bu Türkiye Cumhuriyeti tarihi boyunca 3 kez uygulanabilmiştir verimsiz gensoru uygulaması ve atıl yapısı, 6. Madde ile getirilen daha kapsamlı Meclis Soruşturması, Meclis Araştırması, Genel Görüşme ve Yazılı Soru ile değiştirilerek, Cumhurbaşkanı, Cumhurbaşkanı Yardımcıları ve Bakanlar Meclis tarafından etkin denetlenmektedir. Millet Cumhurbaşkanını kendi oyuyla seçtiği için, kurulacak hükümete de 5 yıllığına güvenoyu vermiş olacak. Güvenoyu ve Gensoru oylamalarında daha önce yaşanan milletvekili pazarlıkları ortadan kalkmaktadır. Cumhurbaşkanı bizzat milletten aldığı yetki ile daha hızlı ve etkin icraatların önünü açacak.

MADDE 6: Meclis denetlemesi; “meclis araştırması”, “genel görüşme” ve “yazılı soru” ile yapılıyor. Cumhurbaşkanı ve hükümet üyeleri için meclis soruşturması daha kapsamlı hale getirilecek. Yazılı soruya 15 gün içinde cevap verilmesi mecburiyeti getirilecek.

MADDE 7: Cumhurbaşkanının adaylık ve seçim şartları tanımlanıyor. “Cumhurbaşkanı seçilenin, varsa partisi ile ilişiği kesilir” hükmü kalkıyor. Cumhurbaşkanı siyasi parti üyesi olabiliyor. Cumhurbaşkanlığı süresi 2 dönemle yani en fazla 10 yıl ile sınırlandırılıyor. Cumhurbaşkanlığı seçiminde partiler için aday gösterme şartları genişletilip kolaylaştırılıyor. Vatandaşlar da (100 bin imza ile) cumhurbaşkanı adayı gösterebiliyor. Cumhuriyet tarihimiz boyunca hükümet istifalarına, ekonomik krizlere hatta darbelere neden olan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin, 2007'deki 367 krizi sonrası yapılan referandum ile bizzat halk tarafından yapılma kararlaştırılmıştır. Mevcut durumda Halk tarafından seçilen fakat sorumluluğu bulunmayan. Seçimlerde %51 oy alması gereken fakat tarafsız olacak olan, yetkileri geniş fakat kullanılmayan Cumhurbaşkanlığı bulunmaktadır. Cumhurbaşkanı yürütmenin başı olarak ülkeyi iyi yönetmek ve Millete hizmet götürmek durumundadır. Mevcut sistemde yetkilerini kullanamayan, sorumsuz ve tarafsız Cumhurbaşkanının millete hizmet edecek kanalları bulunmamaktadır. Seçime partili olarak girip seçilen Cumhurbaşkanının partisi ile ilişiğinin kesilmesi gerçekçi değildir. Milletin doğrudan Cumhurbaşkanını seçmesi ile birlikte Cumhurbaşkanının siyasi sorumluluğu doğacak.

MADDE 8: Yönetimde çift başlılık ortadan kalkıyor. Cumhurbaşkanı ile Başbakan'ın yetkileri birleştiriliyor. Cumhurbaşkanı yürütmenin başı oluyor. Cumhurbaşkanlığı kararnamesi çıkarma hakkı kazanıyor. Halk tarafından seçilen fakat sorumsuz bir Cumhurbaşkanı ile partisi seçimlerde meclisteki çoğunluğu elde ederek meclisin içinden çıkan bir Başbakan aynı anda yürütmenin ana unsurları olarak ülkeyi yönetmektedirler. Seçimle gelen bu iki kişinin görüş ayrılığına düşmesi durumunda ülke yönetilemez hale gelmekte ve birlik ve bütünlüğü zedelemektedir. Devleti yönetecek kişinin öngörülebilir ve belirli olması. Yürütmede çift başlılığın neden olacağı sorunların bertaraf edilmesi gereği. 2007 referandumu ile Cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi ile ortaya çıkan fiili durumun hukuken altyapısının oluşturulması. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nde çift başlılık ortadan kalkacağı için, şu an Bakanlar Kurulu'nda olan kararname çıkarma yetkisi, hükümetin başı olan Cumhurbaşkanına devrediliyor. Cumhurbaşkanı, idari düzenlemeleri Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile yapıyor. Temel haklar, kişi hakları ve ödevleriyle siyasi haklar ve ödevler konusunda kararname çıkaramıyor. Anayasada kanunla düzenlenmesi öngörülen konularda kararname çıkaramıyor. Kanunda açıkça düzenlenen konularda kararname çıkaramıyor. Kararname ile kanunlar çeliştiğinde, kanun hükümleri uygulanıyor. Meclisin aynı konuda kanun çıkarması durumunda kararname hükümsüz hale geliyor. Kararnameler Meclisin ve Anayasa Mahkemesi'nin denetimine tabi oluyor. Cumhurbaşkanı üst düzey kamu görevlilerini kararnameyle atıyor ve görevden alıyor. Yeni yönetim işbaşına geldiğinde, hızla kendi ekibini kurup icraata başlama imkânınına sahip oluyor. Atamalarda bürokratik gecikmeler ortadan kalkıyor. Performansa dayalı görev değişiklikleri hızla yapılabiliyor. Görevde ehliyet ve liyakat ön plana çıkıyor. Kurumlar ile ilgili idari düzenlemeler Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile yapılıyor. Kurumların yapısal dönüşümleri, benzer iş yapan birim veya kurumların birleşmesi kolaylaşıyor. Hız çağı olan günümüzde yeni teknoloji ve uygulamaların gerekli kıldığı kararlar hızla hayata geçiriliyor. Kurumsal düzenlemeler ile uğraşmayan meclis esasa ilişkin konulara ve kanun yapımına daha fazla zaman ayırabiliyor. Cumhurbaşkanlığı kararnameleri ile yerel tüzel kişiliğe sahip kurumlar kurulamıyor.

MADDE 9: Cumhurbaşkanı “sorumsuz” olmaktan çıkıyor. Denetim ve cezai sorumluluk geliyor. Cumhurbaşkanı hakkında, bir suç işlediği iddiasıyla TBMM üye tam sayısının salt Çoğunluğunun (301) vereceği önergeyle soruşturma açılması istenebilecek. Meclis, üye tam sayısının beşte üçünün (360) gizli oyuyla soruşturma açılmasına karar verilebiliyor. Cumhurbaşkanı soruşturulabiliyor ve gerek görülürse yüce divana yollanıyor. Soruşturma açılan cumhurbaşkanı erken seçim kararı alamıyor. Yücedivan'da mahkum olursa cumhurbaşkanlığı görevi sona eriyor. Cumhurbaşkanlığının siyasi sorumluluğu yoktur. Şu an yürürlükte olan 1982 anayasasına göre cumhurbaşkanı görev sırasında tek başına aldığı kararlardan sorumlu tutulamaz, görev alanına ilişkin herhangi bir suçlama yapılamaz. Cumhurbaşkanının yargısal ve cezai sorumluluğu yoktur. Cumhurbaşkanı sadece vatana ihanetten suçlanıp yargılanabilir. Bunun için meclis üye tam sayısının 4/3 (%75 i) oyu aranmaktadır. Görevine ilişkin konular için denetlenemez. Cumhurbaşkanlığının teklifi ile başbakan ve ilgili bakanlarca yapılan iş ve işlemlerden başbakan ve ilgili bakan sorumludur. Halk tarafından % 50+1 ile seçilen Cumhurbaşkanının seçimlerden kaynaklı siyasi sorumluluğu doğmaktadır. Cumhurbaşkanı yürütmenin başı olarak faaliyette bulunurken yaptığı iş ve işlemlerden dolayı yargısal ve cezai sorumluluğunun olması demokrasinin teminatı olmaktadır. Cumhurbaşkanının "sorumsuzluğu " ortadan kalkıyor. Yani yetkili ama sorumsuz olmaktan çıkıyor. Cumhurbaşkanına denetim ve cezai sorumluluk geliyor. Şimdi ise hakkında herhangi bir suç işlediği iddiasıyla soruşturma açılabiliyor. Hakkında soruşturma açılan Cumhurbaşkanı erken seçim kararı alamıyor. Yeni sistemde Cumhurbaşkanı meclise ve millete karşı sorumlu oluyor. Bugünkü sistemde Cumhurbaşkanı'nı tek başına yaptığı işlemler yargı denetimine tabii değildir. Yeni sistemde Cumhurbaşkanı'nı bütün iş ve işlemleri yargı denetimine açılıyor.

MADDE 10: Hükümet milletin seçtiği cumhurbaşkanı tarafından kurulacak. Cumhurbaşkanı, bir veya daha fazla cumhurbaşkanı yardımcısı atayabiliyor. cumhurbaşkanı yardımcıları ve bakanlar meclis dışından seçilecek ya da bakan olarak atanan milletvekilinin TBMM deki vekilliği düşecektir. Yasamayla yürütme ayrıldığı için, bakan olarak atanan milletvekilinin TBMM'deki vekilliği düşüyor. Parlamenter Sistemde yasama (Meclis) ve yürütme (Hükümet) tam olarak birbirinden ayrılmamaktadır. Hükümet mecliste 276 milletvekilinin güvenoyunu almak zorundadır. Eğer bir parti bu sayıya ulaşamaz ise koalisyon kurmak zorundadır. Başbakan milletvekili olmak zorunda ve Çoğunlukla bakanlar milletvekilleri arasından seçilmektedir. Hükümetin doğrudan millet tarafından değil meclis içerisinden 276 güvenoyu ile milletvekilleri tarafından belirlenmesi, tek bir partinin siyasi tarihimizde çoğunlukla 276 sınırını geçememesi koalisyonlara neden olmuştur. 94 yıllık Cumhuriyet tarihimizde 65 defa hükümet değişmiş ve koalisyon hükümetleri siyasi krizlerle ekonomik buhranlara neden olmuştur. Koalisyonlar artık tarih olacak. Hükümet millet tarafından seçilen Cumhurbaşkanı tarafından kurulacaktır. Cumhurbaşkanı yardımcıları ve bakanlar meclis dışından seçilecek ya da bakan olarak atanan milletvekilinin TBMM'deki vekilliği düşecektir. Yasama ile yürütme birbirinden tamamen ayrılacaktır.

MADDE 11: Cumhurbaşkanı'na ve TBMM'ye, seçimleri karşılıklı yenileme yetkisi tanınıyor. İki seçim aynı anda yenilendiği için, tek taraflı seçimlerin yenilenmesi söz konusu olamıyor. Cumhurbaşkanı seçimleri yenilerse kendi süresini de kısaltmış oluyor. Cumhurbaşkanına sadece ikinci dönemindeyse ve meclis tarafından seçimler yenilenmişse, bir kez daha aday olma hakkı tanınıyor. Birlikte seçimlerin yenilemesi, kriz potansiyelini büyütmemenin ve uzlaşma arayışının güvencesi oluyor. Cumhurbaşkanı seçimleri 5 yılda bir, milletvekilleri Seçimleri 4 yılda bir ayrı ayrı günlerde yapılmaktadır. Cumhurbaşkanı belirli şartlarda genel seçim kararı alabilirken meclis salt çoğunluk ile erken seçim kararı alabiliyor. Meclis cumhurbaşkanlığı seçimi ile ilgili herhangi bir tasarrufta bulunamamaktadır. Hükümet ve meclis kuvvetler ayrılığı ilkesi gereği yasama ve yürütme faaliyetlerini birbirinden bağımsız icraa etmektedir. Uzlaşma ve uyumun sağlanabilmesi için seçimler aynı günde yapılmaktadır. Buna rağmen sistemin bir krizle karşı karşıya kalmaması durumunda cumhurbaşkanı ve meclise seçimleri karşılıklı yenileme yetkisi tanınmıştır. Seçimleri yenileme kararı "fesih" anlamına gelmez ve karşılıklı tanınmış bir yetkidir. Cumhurbaşkanı seçim kararı alabiliyor. Aynı şekilde Meclis de beşte üç çoğunlukla(360) seçim kararı alabiliyor. Cumhurbaşkanı seçimlerin yenilenmesine karar verdiği takdirde kendi görevi de sona erer ve TBMM ile Cumhurbaşkanlığı seçimleri birlikte yapılır. Hakkında soruşturma açılmasına karar verilen Cumhurbaşkanı seçim kararı alamaz. Bu düzenleme esasen uzlaşma ve uyum getiriyor, Birlikte erken seçim, sistem krizini önlüyor ve uzlaşma arayışının güvencesi oluyor.

MADDE 12: Olağanüstü hal, 15 Temmuz hain darbe girişiminin sonuçları ve terör tehditleri de göz önüne alınarak, yeniden tanımlanıyor. OHAL ilanı yetkisi, yürütmenin başı olduğu için cumhurbaşkanına aktarılıyor. Cumhurbaşkanı OHAL ilanını ve OHAL kararnamelerini meclisin onayına sunuyor. Meclisin OHAL'i uzatma, kısaltma ya da kaldırma yetkisi bulunuyor. Meclisin bu konudaki denetleme gücü ve sorumluluğu ön plana çıkıyor. Olağanüstü hali gerektirecek şartların varlığı durumunda. Cumhurbaşkanı başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu, yurdun bir veya birden fazla bölgesinde veya bütününde süresi altı ayı geçmemek üzere olağanüstü hal ilân edebilir. Olağanüstü hal ilânını gerektiren hallerden daha vahim durumlarda Cumhurbaşkanı başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu, Millî Güvenlik Kurulunun da görüşünü aldıktan sonra, süresi altı ayı aşmamak üzere yurdun bir veya birden fazla bölgesinde veya bütününde sıkı yönetim ilan edebilir. Olağanüstü hal ilanı salgın hastalıklar, ağır ekonomik bunalım, anayasal düzene karşı şiddet olaylarının varlığı durumunda anayasal düzeni korumak amacıyla devlet yönetiminin aldığı tedbirler bütünüdür. Bu bakımdan OHAL ilanı ve OHAL yönetimi şartları yeni sisteme göre tekrardan düzenlenmesi ve meclisin denetim gücü ve sorumluluğunun arttırılması gerekmektedir. Mevcut sistemde Bakanlar Kurulu'nun yetki alanında olan OHAL ilan etme kararı yeni sistemde direkt olarak Cumhurbaşkanlığına veriliyor. OHAL ilanı aynı gün Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin onayına sunuluyor. TBMM' nin istediği takdirde OHAL'İ uzatma, kısaltma ya da kaldırma yetkisi bulunuyor. Bu dönemde çıkan kararnameler üç ay içinde meclis tarafından onaylanmaz ise hükümsüz kalıyor. Cumhurbaşkanı OHAL ilanını ve OHAL kararnamelerini Meclisin onayına sunduğu, Meclisin OHAL'İ uzatma, kısaltma ya da kaldırma yetkisi de olduğu için. Meclisin bu konudaki denetleme gücü ve sorumluluğu ön plana çıkıyor. Seçim dönemi geldiğinde ülkede olağanüstü hal ilan edilmiş olsa dahi seçim süreci tamamen Yüksek Seçim Kurulu'nun denetiminde gerçekleşiyor. OHAL terörle mücadeleyi hedeflediği için güveni artırıyor. Vatandaş güvenli bir ortamda özgür iradesini sandığa yansıtıyor.

MADDE 13: Askeri yargı tümüyle kaldırılıyor. Sadece disiplin mahkemelerine izin veriliyor. Yargıda birlik geliyor, asker ve sivil ayrımı ortadan kalkıyor. Askerî yargı, askerî mahkemeler ve disiplin mahkemeleri tarafından yürütülür. Asker kişilerin; askerî olan suçları ile bunların asker kişiler aleyhine veya askerî mahallerde yahut askerlik hizmet ve görevleri ile ilgili olarak işledikleri suçlara ait davalara bakarlar. Hukuk devletinin temel ilkelerinden bir tanesi hukuk önünde eşitliktir. Yani aynı suçu işlemiş kişiler tek bir hukuka ve eşit yargılama usullerine göre yargılanmasıdır. Sivil denetime kapalı askeri yargının varlığı, hukuk birliğini zedelemekte ve hukuk devleti ilkeleri ile çelişmektedir. Sivil denetime kapalı Askeri Yargıtay, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi kaldırılıyor. Uzun dönemler boyunca birer vesayet odağı olmuş ve vesayet sistemine hizmet eden askeri yargı tarih oluyor. Yargı tamamen sivilleşiyor ve yargıda birlik geliyor. Asker-sivil ayrımı kalkıyor. Vatandaşlarımızın hepsi aynı yargı kurumlarına tabi oluyor.

MADDE 14: HSYK'nın yapısı ve seçim yöntemi değişiyor, adı hakimler ve savcılar kurulu (HSK) oluyor. HSK'nın 4 üyesi cumhurbaşkanı,7 üyesi de TBMM tarafından seçiliyor. Üye seçiminde meclis iradesine ağırlık veriliyor. Hakimler kararlarını millet adına alırken, savcılar soruşturmalarını kamu adına takip eder. Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun üyelerinin seçimin kapalı bir sistem olması demokratik meşruiyeti engellemektedir. Ayrıca milli iradenin etkisine kapalı bir seçim sistemine sahip Kurula art niyetli illegal örgütlerin etki etmesi ve yargıyı istekleri doğrultusunda yönlendirmesi çok kolaydır. Kurul üyelerinin çoğunluğunu, millet tarafından seçilen cumhurbaşkanı ve yine millet tarafından seçilen meclisin seçilmesi ile demokratik meşruiyet güçlendiriliyor. Yargı kurumu üyeleri arasında seçime' dönük rekabet ve gruplaşma son buluyor, milletvekillerinin iradesi öncelik kazanıyor Yeni düzenlemeyle FETÖ tipi yapılanmaların HSK'ya etki etme imkanı ortadan kaldırılıyor.

MADDE 15: Bütçe kanunu teklifini hazırlayıp TBMM'ye sunma yetkisi cumhurbaşkanına veriliyor. Cumhurbaşkanının TBMM'ye kanun sunma yetkisi bütçe kanunuyla sınırlandırılmış oluyor. Bütçe kanunu mecliste görüşülüp karara bağlanıyor. Bütçe kanunu mecliste onaylanmazsa, hükümet bütçesiz kalmasın diye, öncelikle geçici bütçe yapılıyor. Bu da olmaz ise yenisi kabul edilene kadar, bir önceki yılın bütçesi yeniden değerleme oranına göre artırılarak yürürlüğe konuluyor. Bakanlar Kurulu, merkezi yönetim bütçe tasarısı ile millî bütçe tahminlerini gösteren raporu Türkiye Büyük Millet Meclisine sunar. Dünyadaki bütün uygulamalarda bütçe tasarısını yürütme hazırlamakta ve meclis onayına sunmaktadır. Cumhurbaşkanlığı sisteminde bütçe teklifi yürütmenin başı Cumhurbaşkanlığı tarafından hazırlanıp, meclise sunulacaktır. Siyasi tarihimiz bütçe oylaması nedeniyle düşen hükümetler ve siyasi krizler içermektedir. İstikrârın devamlılığını sağlamak için bir önceki yılın bütçesinin yeniden değerleme oranına göre artırılarak yürürlüğe konulması siyasi ve ekonomik krizlerin önüne geçecektir. Bütçe Kanunu ile Kesin Hesap Kanunu aynı maddede birleştiriliyor, mecliste birlikte görüşülüp karara bağlanıyor. Bütçe kanunu mecliste onaylanmazsa, öncelikle geçici bütçe hazırlanıyor. Bu da olmazsa, bir önceki yılın bütçesi yeniden değerleme oranına göre artırılarak yürürlüğe konuyor. Böylece bütçe ile ilgili nihai karar Meclise ait oluyor. Bütçe oylamasından kaynaklı siyasi ve ekonomik krizler tarih oluyor.

MADDE 16: Silahlı kuvvetler devlet denetleme Kurulu'nun işleyişi içine alınıyor. Jandarma genel komutanı MGK üyesi olmaktan çıkıyor. Sıkıyönetim uygulaması tarih oluyor. 1982 Anayasası bir "darbe" anayasasıdır ve anayasanın yapım sürecine sivil inisiyatif ve siyasi partiler dahil edilmemiştir. 82 Anayasası devlet yönetiminde askeri unsurlara geniş yer vermekte ve askeri yapıyı yargı denetimine dahil tutmamaktadır. 1982 Anayasasında Askeri vesayete zemin hazırlayan maddelerin kaldırılarak Anayasanın sivilleşmesi ve demokratikleşmesi amaçlanmaktadır. Türk Silahlı Kuvvetleri tamamen devlet denetimi içerisine dahil edilerek, askeri unsurların devlet denetiminde bulunması anayasal garanti altına alınıyor. Milli Güvenlik Kurulu'nda sivil iradenin ağırlığı artıyor. Kriz zamanlarında askeri personelin idaresini öngören sıkıyönetim uygulaması son buluyor.

MADDE 17: Geçici maddeler cumhurbaşkanlığı ve meclis seçimleri 3.11.2019 tarihinde yapılacak. Cumhurbaşkanı ve meclis bu tarihe kadar görevine devam edecek. Halkoylamasından kabul sonucu çıkarsa, 6 ay içinde meclis gerekli kanuni düzenlemeleri yapacak ve yeni içtüzüğü çıkartacak. HSK üyeleri 30 gün içinde seçilecek ve kırkıncı günün ardından göreve başlayacak.

MADDE 18: Geçici maddeler Bu değişiklik paketindeki kimi hükümler ilk seçimlerin yapıldığı tarihte, kimileri ise seçim takviminin başladığı tarihte yürürlüğe giriyor. Cumhurbaşkanı, anayasa değişikliği Resmi Gazete'de yayınlanır yayınlanmaz partili olabiliyor.”

Bakmadan Geçme