Bankoğlu, 'Bartın'a yeten bir hastane şart'

CHP Bartın Milletvekili, Parti Meclisi ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Anayasa Komisyonu Üyesi Aysu Bankoğlu, Bartın şehir merkezinde esnaf ziyaretlerinde bulunup vatandaşlarla bir araya geldi. Ülkemiz genelinde ve  Bartın’da da sarsıcı etkileri hissedilen COVID-19 salgın süreci nedeniyle esnafla, taksicilerle ve yurttaşlarla temas kuran Bankoğlu, sorunlar ve taleplerle ilgili bilgi aldı, görüşlerini aktardı. Bankoğlu, "2020 yılının neredeyse tamamını Koronavirüs salgınının gölgesinde geçirmekteyiz. Görünen o ki, eski günlere kısa zamanda dönmek pek mümkün değil. Bu yüzden akılcı ve planlı önlemler almak şart. Salgının ülkemize sıçramasından bu yana geçen yaklaşık altı ay içerisinde ekonomik olarak asgari ücretliden esnafa, emekliden işsize kadar yurttaşları destekleyecek "gerçek bir destek", ne yazık ki göremedik. Başta yandaşlar olmak üzere sermaye sahibi müteahhitleri gözeterek konut kredisinde indirime gitmek, uçak biletlerinde KDV indirimi yapmak, kredi borçlarını belirli süreliğine ertelemek, zaten geliri olmayan yurttaşa ihtiyaç kredisi vermek, otel konaklamalarında vergiyi indirmek gibi akıl dışı uygulamalar, AKP hükümetinin ilk akla gelen önlemleriydi. Hükümetin Amerika’ya, İngiltere’ye yardım gönderiyoruz diye hava atarken yurttaşa banka hesap numarası verip para toplamasını, diğer yandan uzunca bir süre kendi insanına maske bile dağıtamadığını unutmuyoruz." dedi.

“Devlet Hastanesi sağlık ocağına dönüştü”

Vatandaşların yıllardır çektiği zorluğa bir de sağlık korkusunun eklendiğini belirten Bankoğlu, "Tüm bunlar olurken ihalesi 2017 yılında yapılmış ama bir türlü gerektiği şekilde ilerlemeyen bir hayal var Bartın’da; 400 yataklı hastane. Hemşehrilerimden en çok duyduğumuz, her gün yüzlerce telefon aldığımız en önemli gereksinim sağlık konusudur. Bartın Devlet Hastanesi, bugün ne yazık ki, tam teşekküllü hizmet vermekten aciz, yönetim sıkıntılarından dolayı her geçen gün nitelikli uzman doktorlarını kaybeden, daha önceleri şehir dışından hasta kabul ederken şimdi ekseriyetle şehir dışına sevk yazan adeta bir sağlık ocağına dönüşmüştür" açıklamasında bulundu.

Aysu Bankoğlu, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’yı makamında ziyaret ederek Bartın Devlet Hastanesi’nde yaşanan sorunlar ile mevcut eksikliklerin Bartınlıların yaşantısını doğrudan etkileyen en önemli konulardan biri olduğunu ilettiğini hatırlattı. Ayrıca, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu’nda hem bu konuyu dile getirdiğinin, hem de yapılması planlanan 400 yataklı hastaneye ilişkin sorular yönelttiğinin altını çizdi ve sözlerine şöyle devam etti:

"Başta salgın süreci olmak üzere hemşehrilerimizin sağlık gereksinimlerini, yüzlerce kilometre yol kat ederek, hem maddi ham manevî olarak yıpranarak ve daha da önemlisi, hayatlarını tehlikeye atarak karşılamaya çalışmaları, şifa aramaları kabul edilemez. Bu üzüntüyü, sıkıntıyı yurttaşına reva gören bir anlayışı kabul etmek de mümkün değildir. Sağlık, bizim için ikinci plana atılacak bir konu olamaz. AKP’nin önceliklerinin neler olduğunu dünya âlem biliyor olsa da, biz sonuna kadar tüm yurttaşlarımızın sağlığa erişim hakkını aramaya devam edeceğiz."

Son olarak, Bartın Merkez’de Karakaş Caddesi, Yukarı Çarşı ve Arasta civarındaki ziyaretlerinde, günün farklı saatlerinde siftah yapmamış ama kredisini, kirasını, vergisini ödemek zorunda olan yurttaşlarla karşılaştığını belirten Bankoğlu, sözlerini şu cümlelerle tamamladı:

"AKP’nin 18 yıldır ne kadar büyük yanlışlar yaptığının ve geri dönüşü olmayan ne büyük zararlar verdiğini görmeyen kalmadı. Onlar sayesinde nemalanan kitle bile, gidişatın sonundan korkuyor. Hükümet yetkililerine sesleniyorum: Taksici/şoför hemşehrimden çiçekçi esnafımıza, bakkal/marketten kırtasiyeye siftah yapmadan günü bitiren yurttaşlar için bir şey yapmayı düşünüyor musunuz? İşsizlik alıp başını gitmişken hangi yurttaş, bakkaldan hangi parayla alışveriş yapacak? Hangi parayla taksiye binecek? Masal anlatmayı bırakın. Üretimi destekleyin. Esnaf, ertelenen kredisini kazanmadığı parayla nasıl ödeyecek? Yazlık, kışlık saray yaptırmaktan, israftan vazgeçin. Gündemi değiştirmek için yeni yeni sorunlar çıkarmanızı aslında kimse yutmuyor. Size verilen görevi yapmadığınızı ve bugün işin içinden çıkamadığınızı kabul etme erdemini gösterip çözüm önerilerine ve yurttaşa kulak verin."